En Sıcak Konular

Hayattan el çekmeyin!

18 Ocak 2013 11:22 tsi
Hayattan el çekmeyin! Sağlıklı yaşamayı bir yaşam biçimi haline getirmiş kişiler yaşlandıklarında hastalıkları daha rahat tedavi ve kontrol edilebiliyor.

Bu kişilerde emeklilikte ortaya çıkan ruhsal değişimleri kabullenmek de kolaylaşıyor. Böyle olunca pek çok sorun da yaşalar kendilerini mutlu ve huzurlu hissedebiliyorlar.

Sağlık kontrollerini düzenli yaptıran, yeterli ve dengeli beslenen, fiziksel ve sosyal yönden aktif olan kişilerin emeklilikte psikolojik durumlarının da iyi olması beklenir. Bu saptamadan, böyle kişilerin hiç bir hastalık ya da problemleri olmayacağı sonucunu çıkarmak yanlış olur. Ancak, emeklilik ve özellikle de buna paralel yaşlanma ile birlikte bazı ruhsal durum değişikliklerinin de altını çizmek ve emeklilerin psikolojik durumlarını bu temelde ele almak doğru olur.

Kendini yetersiz hissetmek

Statü veya performans kaybına bağlı olarak sorumluluklarını yerine getiremediği için kendini yetersiz ve aciz hissetmek:

Emeklilik nedeniyle statü kayıpları sonucu toplumsal etkinliğini, gücünü ve prestijini kaybetmek ve bunun yanında yaşlanmaya bağlı hem beyinde hem de sinir sisteminde bazı yapısal değişiklikler olması, yetersizlik hissinin en önemli nedenleri arasındadır. Yaşlanma ile birlikte dış uyaranlara karşı tepki verme ve davranışlarda meydana gelen yavaşlamaya fiziksel hastalıklar da eklenir ve yaşlılar bazı becerileri yerine getiremez ve sorunlara karşı çözüm üretemez hale gelirler. Bunun sonucu birey kendini aciz hisseder, çaresizlik duygusu artar.

Kişilik değişiklikleri

Emekliler, yaşlanmanın da etkisiyle, normalden biraz fazla alıngan olabilirler. Bunda, yaşadıkları sosyal ve fiziksel alan kayıplarının rolü büyüktür. Yaşlandıkça düşünceler "ben" merkezli olmaya eğilimlidir ve bu zaman zaman bencillik boyutuna ulaşabilir. Bazı kişiler, gençliklerinde olmadıkları kadar aşırı tutumluluk, para ve eşyalarına karşı bağımlılık gösterebilirler. Ayrıca, duygusal tepkiler abartılı olabilir ve basit olaylarda aşırı öfke ve üzüntü belirtileri gösterebilirler.

Alışık oldukları ve uzun zamandır yaşadıkları mekanı değiştirememe:

Çoğu yaşlı sadece yaşam alanları değil tüm eski alışkanlıklarını değiştirmekten çok rahatsız olurlar. Örneğin, kendi eşyalarının yerleri değiştirilirse buna tepki gösterebilirler.

Teknolojik gelişmelerden uzaklaşma:

Kişi yaşlandıkça eski aktif yapısından uzaklaşarak daha durağan bir yaşantıya geçer. Bu yenilikleri takip etmeden uzaklaşmaya ve hatta yeniliklerden korkmaya neden olabilir. Bunun altında, çoğu zaman, yeni gelişmelere uyum sağlayamama korkusu vardır. Bu yaşlı bireyi daha fazla dış dünyadan soyutlar ve içine kapalı bir hale getirir.

Bilgilerinizi ve hafızanızı dinç tutun

Yaş ilerledikçe dikkat azalır, yeni bilgileri öğrenme ve nesnelerin isimlerini söze dökme fonksiyonunda yavaşlama olur. Yaşlı bireyler çoğu zaman geçmişte yaşadıklarını kolayca hatırlarken, kısa süre öncesinde yaşadıklarını unuturlar. Bu unutkanlık hem bireyde strese neden olur, hem de çevreye uyumunu bozar.

Çevrenizle ilgilenin

Emekli bireyin çevresine ilgisi azalabilir. Kendine güven ve hareket kabiliyetindeki azalma önemli etkenlerdir. İlgi daha çok kendine yönelmiştir. Düşünülenin aksine yaşama isteği yaşlandıkça artış gösterir. Bir çok yaşlı yakınlarının kendi sağlığını önemsemediği ve kendisine iyi bakılmadığından şikayet eder.

Umutsuzluğa kapılmayın

Emekli olmayla birlikte çevrenin kendisine olan ihtiyacının azalması, sosyal çevrelerinin küçülmesi, çocukların evlenip ayrılmaları sonucu  kendini yalnız hissetme, karamsarlık ve ilgi görmediğini düşünme sık görülen problemlerdir. Yaşlandıkça yeni ilişkiler kurmakta zorlanılır, geçmişe özlem artar ve devamlı eski anılarından bahsedilir. Yalnızlık ve kendisini izole edilmiş hissetme umutsuzluk ve ölüm korkusunu beraberinde getirir.

Geçim sıkıntısını sosyal ve manevi zenginliklerle önleyin

Emekli olunca aktif çalışılan döneme göre gelir önemli oranda azalıyor. Diğer yandan bugün birçok emekli bu küçülmüş gelirlerine rağmen ailesinin, çocuklarının maddi isteklerini karşılamaya çalışıyor. Bu durumda zaten yaşadıkları parasızlık duygusunu daha somut bir duruma getiriyor

Emeklilik aktif, kazanç için çalışmanın sonlandığı dönem olarak kabul edilirse emekli gelir bakımından sosyal güvenlik kurumlarının şemsiyesi altında olan kişi demektir. Emekli,  bu kurumun ona sağlayacağı ekonomik destekle yaşamını sürdürmek zorundadır. Özellikle ülkemizde uygulanan sosyal ve ekonomik politikalar emeklilerin içinde bulundukları ekonomik sıkıntılara, Avrupa ve gelişmiş birçok ülkede olduğu gibi, yeterli cevap verecek durumda değildir.

Parasızlık duygusuna önlem alın

Emekli kişi aktif çalıştığı döneme göre daha sık sağlık hizmeti alır. Kimi durumlarda bu hizmet alımı onun yaşamakta olduğu parasızlık duygusunun daha derinleşmesine neden olmaktadır.

Bu durum kişide işe yaramazlık duygusunu geliştirebilir mi?

Parasızlık ve ekonomik sıkıntılar kişinin kimi yapmak istediği etkinlikleri gerçekleştirmesinde sınırlamalar getirecektir. Kısıtlanma ile eş zamanlı olarak işe yaramama duygusu olabilecektir. Özellikle etkin çalışma yaşamında sahip olduğu ekonomik durumuna göre maddi kayıpları fazla olan kişilerde bu duygu daha yoğun ortaya çıkar. Ekonomik güçlükler kimi zamanlar aile ilişkilerinde de sorunlar doğurabilmektedir. Buna bağlı olarak kendini değersiz ve artık işe yaramaz hissetme oldukça sık karşımıza çıkmaktadır.

Ekonomik güçsüzlüğü sorun olarak yaşamamak için kişi kendini nasıl güçlü tutabilir?

Emekli kişi artık çalışmayan dolayısıyla ekonomik yaşamdan, üretimden çekilmiş kişidir. Onun için maddi değerlerden daha çok manevi değerler ve kimi el emeği yaratılanlar daha fazla önemli olmaya başlayacaktır. Ekonomik güçsüzlüğün sosyal, manevi zenginliklerle dengelenmesi olasıdır. Birçok emekli de bilerek ya da bilmeyerek bu yöne eğilirler.

Çevresindekilere öneriler neler olabilir?

Eğer maddi sıkıntıları yaşamını ileri derecede bozulmuş bir emekliye öncelikle gerekli ekonomik desteğin sağlanması gerekir. Bu sıkıntı için emeklinin yardımına ailesi, sosyal çevresi ve kamu kuruluşları koşmalıdır. Emekli maddi sorunlarla uğraştırılmamalı ve ona bu konuda destek olunmalıdır.

SERDA KIVILCIM - BUGÜN GAZETESİ 

Bu haber 1,060 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,304 µs