En Sıcak Konular

Ata yadigarı eserler!

16 Ağustos 2011 09:48 tsi
Ata yadigarı eserler! Buhurdandan körüklü fenere, kemer tokalarından cep saatlerine...

Tarih araştırmacısı M. Şinasi Acar'ın bugün artık her biri sanat eseri olan nesneleri derleyerek oluşturduğu Osmanlı'da Günlük Yaşam Nesneleri adlı kitapta, o dönemlerdeki ustalar hakkında bilgilere de yer veriliyor.


Bir müze ya da antikacıda, çoğu kez göz ucuyla bakıp geçtiğimiz, ama aslında yakın zamana kadar gündelik hayatın parçası olan eşyalar görürüz. Kim bilir hangi evde, işyerinde kullanılmış, kimlerin elinden geçmiş, her birinin zengin öyküleri olan nesnelerdir bunlar. Bazen aile büyüklerinin evlerinde, büfelerde çıkarlar karşımıza... Renklerinden, işlemelerinden alıştığımız, kullandığımız eşyalardan çok farklı ve zarif parçalardır.

ESKİ ZAMAN KOKUYORLAR
Rokoko tarzı desenlerle süslü bir buhurdanlık ya da yeşim taşlı bir kutu, tılsımlı bir mühür ya da dede yadigarı bir ferman... İstanbul'un Son Nişan Taşları adlı eserinde, ok, yay, tüfek ve bunlarla ilgili nesneleri anlatan tarih araştırmacısı ve mühendis M. Şinasi Acar, YEM Yayınları'ndan çıkan Osmanlı'da Günlük Yaşam Nesneleri adlı kitabında, bu eserleri, ustalarıyla birlikte tanıtıyor. Acar, kitabın önsözünde böyle kapsamlı bir işe girişmesinin nedenlerini şöyle özetliyor: "Geçmiş zaman penceresinden gülümseyip, bizi selamlayan, birbirinden ilginç sanat eserlerimiz var. Ata yadigarı bu eserlerin, pek çoğunun bugün hiç ustası kalmamıştır. Günümüzde müze ve antikacılarda rastlanabilen ve eski zaman kokan bedenleri bana hep yalnızlık hissi veren örneklerin çoğu, geçmiş tarihimizin artık yeniden yapılması olanaksız, her biri başka incelik ve güzellik taşıyan emanetleridir. Tarihsel olduğu kadar sanatsal değer de taşıyan bu eserler, uzun ve büyük bir saltanatın belagatli ve gururlu tanıklarıdır." Acar, bu eserleri hazırlayan ustalar hakkında birkaç tarih ve anekdot dışında bilginin olmamasından dolayı da üzüntü duyuyor. Bunun nedenini de usta-çırak ilişkisi içinde yetişen Osmanlı sanatkarlarının 'ben' demeyi bilmeyen, kişiliğini ön plana çıkarmayı 'benlik davasında bulunmak' sayan ustalarının karakter özelliklerine bağlıyor: "Çırak sözcüğü, Farsça 'çirağ'dan gelir. Çirağ, 'kandil, çıra' anlamı taşımakla birlikte, 'parlayan, yanan şey' demektir. Yani usta, çırak yetiştirmekle bir anlamda kendi alevinin sönmemesini, ışığının çırağında yanmaya devam etmesini sağlamaktadır."

TILSIMLARIN GİZEMİ
'Zaman içinde takvim' başlıklı bölümle başlayan kitapta, takvim kavramının doğuşu ve gelişmesine geniş bir yer ayrılmış. Eski dilde 'günlük' ve 'gündem' anlamı taşıyan ruzname örneklerinde, güneşin hangi gün hangi burca girdiğine ait detaylar bile var. 'Arşından metreye, dirhemden grama' adlı bölümde, tunç, pirinç dirhemler, Osmanlı okkaları anlatılıyor. Tılsımların gizeminin anlatıldığı ve "Her ölümcül derdin, bir çaresi vardır," önsözüyle başlayan bölüm, simgelerin diline ilgi duyanlar için...

OSMANLI SAAT USTALARI
"Osmanlı sanatkarı sanat yapmayı, isim yapmaktan önemli saymıştır. Bu nedenle günümüze ulaşabilen eserlerin pek çoğunda imza yoktur. Osmanlı sanatkarları tarafından çok ustalıkla yapılmış saatler de vardır. Bunların pek çoğu Mevlevi dervişler tarafından imal edilmiştir. İyi bir saatçi olabilmek için çok iyi mekanik bilmek gereklidir. Saatçilik aynı zamanda ince el sanatıdır; metal işleme ve kuyumcu ustası olmayı gerektirir. O zamanlar teknik bilgi verecek hiçbir okul yoktu. Bütün bilgiler, ustadan çırağa geçer. Saatçi ustaları, çıraklarına saati en küçük parçasına değin öğretir, her parçası kendi elinden çıkmak koşuluyla bir saat yaptırır ve beğenip başarılı bulduklarında icazet (diploma) verirdi. Osmanlı saatçileri, Batılı meslektaşlarıyla aynı dönemde ve onlar ayarında saatler yaptıkları halde, bu ustalık bir seri üretime dönüşememiştir. Bunda İstanbullu sanatçıların saatin her parçasını bizzat yapmaları ve bu nedenle saatlerin çok uzun sürede üretilebilmesi kadar, Avrupa'da seri halinde üretilen saatlerin, kapitülasyonlar nedeniyle neredeyse hiç gümrük ödenmeden ithal edilmiş olması da etken olmuştur."



Bu haber 1,509 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,364 µs