En Sıcak Konular

Tıbbi bitkileri doğru kullanma rehberi

4 Kasım 2010 10:07 tsi
Tıbbi bitkileri doğru kullanma rehberi Tıbbi bitkileri doğru kullanmak artık çok kolay...

Bugüne kadar bitkilerle ilgili çok şey söylendi. Çok kitap yazıldı. Ama tıbbi bitkilerin asıl sırlarını kimse söylemedi ve yazmadı. Sanki bitkileri kullanmak çok zormuş gibi bir hava yaratıldı..

Nazım Tanrıkulu, fitoterapi alanında bir ilki gerçekleştirerek Tıbbi Bitkileri Doğru Kullanma Rehberi ile onlar hakkındaki gerçekleri pratik formüllerle açıklıyor. Bu kitap “doğru bildiğiniz yanlışları düzeltip”, bitkileri “doğru kullanmayı” kolaylıkla öğretiyor… 
Sağlıklı bir yaşam, hastalıklarından “korunmak” ve “iyileşmek”,  günlük yaşamınızı kendiniz ve sevdikleriniz için renklendirmek, tabiatın güzelliklerinden zevkle faydalanmak için vazgeçilmez bir kaynak…



Kitap, bitkileri yetiştirmeden toplamaya, kurutmadan saklamaya, hangi bitkinin hangi kısımlarının kullanılacağından onları kolaylıkla tanımak için ipuçlarına, farklı çay (infüzyon, dekoksiyon, maserasyon) yapımlarından şurup kaynatmaya, tentürden macuna, kremden merheme, buğudan losyona, gargaradan banyoya, aromaterapiden doğal boyamaya kadar tıbbi bitkilerle yapabileceğiniz her şeyi toplam 89 reçete eşliğinde anlatıyor. Pratik uygulamaları ve herkesin anlayabileceği ipuçları ile…
Sonuçta bu kitapla artık her evde bir yeşil eczane olacak. Bundan sonra Lokman Hekim’i uzakta aramaya gerek kalmayacak.

Tıbbi Bitkileri Doğru Kullanma Rehberi’nden birkaç özel reçete…

BOĞAZ AĞRISI VE ÖKSÜRÜK İÇİN TIBBİ ÇAY
Kuru öksürüğü kesmek, anjin gibi boğaz ağrıları hafifletmek, balgamı sökmek için bu çay faydalı olacaktır.

MALZEME:
5 gr hatmi çiçeği (Althaeae flos)
5 gr meyan kökü (Liquiritae radix)
5 gr ebegümeci çiçeği (Malvae flos)

HAZIRLAMA:
Meyankökü kaynatılarak yüzde 5’lik (100 ml su+5gr meyankökü ile kaynatarak demleme bölümünde anlattığımız gibi) dekoksiyonu hazırlanır. Ebegümeci ve hatmi çiçeğini karıştırılıp 2 bardak soğuk su ile (soğuk demleme bölümünde anlattığımız gibi) maserasyonu hazırlanır. Hazırladığımız karışımlar karıştırılır. Süzülerek sabah, öğle, akşam olmak üzere günde 3 defa birer fincan içilir.

UYKUYU SÜRDÜREMEME VE UYKUSUZLUK İÇİN TIBBİ ÇAY
Uykuya dalmada güçlük çekildiği durumlarda akşamları, demlenerek yatmadan bir iki saat önce bir fincan içilir.

TARİF-I
Gül çiçekleri hem yatıştırıcı özelliği ile hem de kediotu kökünün bulandırıcı kokusunu gidermek amacıyla formüle eklenmiştir.

MALZEME:
1 gr Isparta gülü çiçeği (Rosae flos) 
10 gr kediotu kökü (Valerianae radix)

HAZIRLAMA:
Kediotu kökü ve gül çiçeği karıştırılarak 2 su bardağı sıcak su ile (sıcak demleme bölümünde anlattığımız gibi) infüzyonu hazırlanır. 1 fincana süzülüp içilir.


CANLANDIRICI
Günün yorgunluğunu atıp zinde bir ruh hali için aşağıdaki yağlarla hazırlanan banyo yararlı olacaktır.

MALZEME:
4 damla greyfurt (Citrus paradisi) uçucu yağı
6 damla lavanta (Lavandula angustifolia) uçucu yağı
50 ml tam yağlı süt

HAZIRLAMA:
Yağlar süte karıştırılarak küvete dökülür. Bu banyoda 20 dakika kalınabilir.


AFRODİZYAK MACUN - I

MALZEME:
3 tatlı kaşığı toz aswaganda kökü (Withania somnifera)
3 tatlı kaşığı toz spirulina (Spirulina platensis)
3 tatlı kaşığı toz ebegümeci yaprağı (Malva sylvestris)
2 tatlı kaşığı toz Sibirya ginsengi kökü (Eleutherococcus senticosus)
1 çay kaşığı toz kakule tohumu (Elettaria cardamomum)
1 / 2 çay kaşığı toz zerdeçal rizomu (Curcuma longa)
500 gr bal

HAZIRLAMA:
Macun hazırlama bölümünde anlattığımız takip edilen aşamalara göre hazırlanır.

KULLANIM ŞEKLİ:
Eğer afrodizyak olarak kullanılacaksa cinsel ilişkiden bir iki saat evvel 1 çorba kaşığı alınması gerekir. Genel güçsüzlük, halsizlik durumlarında da kullanılabilir.


SARI KANTARON YAĞI

Avrupa ülkelerinde “kırmızı iksir” olarak ünlenen bu yağ, ülkemizde de oldukça yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Anadolu’da kantaron yağı hazırlanışı ilgili halk arasında çok farklı uygulamalar var. Burada, literatüre göre tıbbi yağ hazırlama usulüne göre hazırlanışını anlatacağız.

MALZEME:
100 gr taze sarı kantaron (Hypericum perforatum)
1.000 ml zeytinyağı

HAZIRLAMA:
Sarı kantaronlar ince kıyılır. (Tomurcuk açma zamanında toplanan taze çiçekli kısımdan hazırlanır.) Üzerine zeytinyağı ilave edilir. 3 hafta güneşte bekletilip süzülür. Kırmızı renkte bir yağ olup ekşimsi kokuludur. Eğer kapalı havalarda ve toplanma zamanı geçmişse yağın rengi kırmızı olmayacaktır. Bu tür toplama ile elde edilen sarı kantaron yağının rengi kirli kahverengidir.

KULLANIM ŞEKLİ:
Yara, yanık, eklem iltihabı, hemoroit ve mide ülseri için faydalıdır. Yara ve yanıkların tedavisinde, eklemlerdeki romatizmal ağrıların, uçuk ve aftların giderilmesinde, çıbanların olgunlaştırılmasında, hemoroit yaralarında haricen sürülerek kullanılır.
Mide ülseri için dâhilen her sabah bir tatlı kaşığı kullanılır. 

UYARILAR:
Hypericin maddesi özellikle açık tenli kişilerde fotosenbiliteye (ışığa hassasiyet) sebep olur. Bu sebeple kullandıktan 12 saat sonra dışarı çıkılmalıdır.
Diğer anti-depresan ilaçlarla etkileşim yapabileceğinden birlikte kullanımı tavsiye edilmez. Hamilelikte kullanılmamalıdır.


TIBBI BİTKİLERİ DOĞRU KULLANMA REHBERİ İÇİN NE DEDİLER?

Bu kitap ‘tıbbi bitki’ye inanan ve onlardan yararlanmak isteyen herkes için doğru bir başvuru kitabıdır. Nazım Tanrıkulu, Tıbbi ve Aromatik Bitkiler öğrenimi yapmış ve o günden bu güne hiç ara vermeden sadece bu iş ile uğraşmıştır. Yaptığı işe inanan ve bu konuda özveriyle çalışan genç arkadaşımız, tam anlamıyla işin ‘mutfağında’dır. Çalıştığı her dönemde ve yerde bu bitkilerin peşinde idi... Doğada çalıştı, bahçelerde bu bitkileri yetiştirdi ve Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi’nde kendini geliştirdi. Pratik sahada olduğu kadar, teorik olarak da bir akademisyen titizliğiyle öğrendi ve öğretti.
Tıbbi bitkilerle tedavi bugünkü tıbbın içindedir. Asla ondan ayrı değildir. Bütün dünyada tıbbın sunduğu ilaçların çoğunun ham maddesi hâlâ doğal bitkilerdir. Bilim doğanın bu uçsuz bucaksız birikimini tanımaya tabi ki ondan faydalanmaya çalışıyor. Bugünün bilinçli insanı da sağlıklı yaşam ve basit hastalıklarda şifalı bitkilere yöneliyor. Bu kitaptaki bilgiler de bugünkü bilimin onayladığı ve zamanın süzgecinden geçmiş, defalarca denenmiş bilgilerdir. Herkesin kolaylıkla uygulayabileceği formüllere sahiptir. Bu kitap dost bitkileri tanımak ve kullanmak isteyen herkesin gönül rahatlığıyla faydalanacağı önemli bir rehber olacaktır.
Prof. Dr. Ayten Altıntaş
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi


İster ‘kocakarı ilacı’ denilsin ister ‘ot-çöp’… Herhalde bitkilerin hastalıkta ve sağlıkta hayatımızın ayrılmaz birer parçası olduğu rahatlıkla söylenebilir. Günümüzde gelinen noktada; bitkiler, kulaktan dolma veya güvenilir olmayan kaynaklardan elde edilen bilgiye göre değil, eskilerin ifadesi ile “efradı cami, ağyarı mani”yani anlaşılır Türkçe eserlerin rehberliğinde kullanılmak isteniyor. Bu eserlerin sorunlarımıza teorik/pratik çözümler sunması, öncelikle zarar vermemesi ve bütün bunların da konunun erbabınca anlatılması isteniyor. Aslında çok şey istenmiyor! Sadece olması gereken talep ediliyor… ‘Tıbbi Bitkileri Doğru Kullanma Rehberi’nin bu talepleri olabildiğince karşılama niyetiyle yazıldığına inanıyorum. O halde buyurun ‘çiçek dükkanı’na…
Yrd. Doç. Dr. Selim Altan
Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Etik Anabilim Dalı Başkanı


Bu kitapta, bitkilerden şifa bulmamızı sağlayan etkinin ortaya çıkması için gerekli kullanım incelikleri ile bilimin ışığında, yalın ve akıcı bir dille okuyucuya aktarılmış. Şifalı bitkilerden fayda görmek istiyorsanız mutlaka okumanız gereken bir kitap. Bu alandaki boşluğu doldurduğu için Nazım Tanrıkulu’nu tebrik ediyorum…
Yrd. Doç. Dr. Ernaz Altundağ
Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi

Kitap yeni, konu eski... Yazar genç... Bitkiler dünya kurulduğundan bu yana var... Bilgiler hem kadim, hem güncel... Bitkilerin insanı tamamlayıcı özelliği hem merak, hem sömürü konusu… İşte çığırtkanların ortaya döküldüğü bu zamanlarda ruhu bilge, beyni genç bir yazardan doğruyu öğrenme fırsatı... Bu kitap her eve girmeli...
Ayla Seyhun
Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Teknikeri, Doğa Aktivisti, Yazar
 
Nazım Tanrıkulu kimdir?

1981 yılında Balıkesir’de doğdu. İlk, orta ve liseyi Balıkesir’de tamamladı. 2000 yılında Kırıkkale Üniversitesi Petrokimya Bölümü’nde bir yıl öğrenim gördükten sonra tıbbi bitkilere olan yoğun ilgisi sebebiyle bu bölümü bıraktı. 2001 yılında Selçuk Üniversitesi Çumra Meslek Yüksekokulu Tıbbi ve Aromatik Bitkiler programında eğitime başladı ve 2003 yılında mezun oldu. Okul yıllarında bilgi paylaşımı ve Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölümü’nün tanıtılması amacıyla web sitesi kurdu.
Mezun olduğu yıl, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce yapımına başlanan, şu an Zeytinburnu Belediyesi’nin himayesinde bulunan, Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi’nde, proje aşamasından itibaren 7 yıl süreyle görev yaptı. Muğla, Kars, İzmir, Çanakkale, Bursa, Balıkesir, İstanbul, Artvin, Isparta ve Antalya’nın bazı yörelerinde flora ve etnobotanik araştırmaları yaparak Anadolu bitki bilgeliğini kısmen de olsa kaydetti.

Türkiye Florası’nda yetişip, yeterince tanınmayan tıbbi bitkilerin tanıtılması amacıyla “Ayın Tıbbi Bitkisi”; bitkilerin doğru kullanımları konusunda halkı bilgilendirmek amacıyla da “Tentür Hazırlama” ve “Bitki Özleri” atölyesi düzenledi. Bu çalışmalarını ekolojik pazarlar, Zeytinburnu Tıbbi Bitkiler Bahçesi ve diğer platformlarda katılımcılarla paylaşmaya devam ediyor.

Çeşitli projelerde danışmanlık ve eğitim çalışması yaptı. Kars/ Boğatepe köyünde tıbbi bitkilerin yetiştirilmesi, kurutulması ve değerlendirilmesi konusunda eğitmen olarak katkıda bulundu.  Tokat, İzmir/ Ödemiş ve Çanakkale/ Gelibolu’da tıbbi bitkilerin kültürü ile ilgili danışmanlık yaptı. Antalya’da açılan Antalya Eczacı Odası Tıbbi Bitkiler Bahçesi’ne ve Kütahya’da hazırlıkları devam eden Hekim Sinan Tıbbi Bitkiler Bahçesi’ne de danışmanlık yaparak katkıda bulundu.

Çeşitli basın yayın organlarında tıbbi bitkilerle ilgili makaleleri yayınlandı, televizyon programlarında söyleşiler yaptı. Fitoterapi, aromaterapi, refleksoloji, homeopati kurslarına katıldı.

Homeopati Derneği ve Aromaterapi Derneği’nin yönetim kurulu üyesi, ayrıca Merkezefendi Geleneksel Tıp Derneği, Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği, Doğa Derneği’nin de üyesidir.
Geleneksel tedaviler, flora araştırmaları, etnobotanik, doğal boyama, antropoloji, doğa fotoğrafçılığı, arıcılık gibi konularla da ilgilenen Nazım Tanrıkulu, eski metinlerdeki şifanın izini sürmek amacıyla Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde öğrenimine devam etmektedir. Şimdilerde özel bir firmada Proje Geliştirme Müdürü olarak görev yapmaktadır. Evli ve çocuksuzdur.



Bu haber 3,372 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,333 µs