En Sıcak Konular

'Baba kalk, Allah Rasulü geldi'

6 Eylül 2010 14:03 tsi
'Baba kalk, Allah Rasulü geldi' Efendimiz, “Ya Ebu’l-Heysem!” diye seslenince çocuk, yerinden bir ok gibi fırlayıp kapıyı açarak, “Baba kalk, Resûlullah geldi!” diyordu.

Hz. Ebu’l- Heysem, neye uğradığını şaşırmıştı. Hemen kapıya koştu. Gözlerine inanamıyordu. Gecenin bu saatinde, hanesini Sultanlar Sultanı şereflendirmişti

Bir insanın evinde en çok değer verilen ve hakkında konuşulan şahsın kim olduğunu evlerdeki çocuklardan öğrenmek mümkündür. Sahabeden Hz. Ebu’l-Heysem’in saadet hanesinde yaşanan şu hadise bunun en canlı örneğidir: Bir gece yarısı Allah Resûlü, şiddetli açlıktan ızdırap çeker hâle gelmişti.

Mübarek evinden çıktı, bir tarafa doğru yürümeye başladı. Biraz sonra da karşıdan birilerinin geldiğini hissetti. Dikkatini oraya çevirdi, tanımıştı... Bu, hayatının hiçbir anında O’ndan ayrılmayan bahtiyar insan Hz. Ebû Bekir’di. İki dost selâmlaştı. Allah Resûlü, “Ey Ebû Bekir! Gecenin bu vaktinde seni dışarıya çıkaran nedir?” dediler. Ebû Bekir (radıyallahu anh), Allah Resûlü’nü görünce derdini unutuvermiş ve sorulan soruya cevap verme yerine, “Anam babam Sana feda olsun Yâ Resûlallah, Sen niye çıktın?” demişti.

EBU’L-HEYSEM’E GİDELİM!

Fahr-ı Kâinat, durumunu anlattılar. Tam bu esnada bir karartı daha belirmişti. Belli ki bu uzun boylu, görkemli insan Hz. Ömer’di (radıyallahu anh), Söz Sultanı Efendimiz, Hz. Ömer’e de (radıyallahu anh) niçin oralarda dolaştığını sordu. O da, aynı cevabı verdi, “Açlık, Ey Allah’ın Resûlü, açlık beni dışarıya çıkardı” dedi. Efendimizin hatırına, Ebu’l- Heysem geldi. Evi o taraflardaydı. Gündüz de onu bağında görmüştü. Ebu’l- Heysem, hiç olmazsa onlara hurma ikram eder ve açlıklarını yatıştırırlardı. “Gelin Ebu’l-Heysem’e gidelim” dediler. Ebu’l- Heysem’in (radıyallahu anh) evine vardılar. Ebu’l- Heysem (radıyallahu anh) ve hanımı uyuyordu.

EVİNİ ŞEREFLENDİRİYOR

Evde, bir de küçük çocukları vardı. Yaşı, beş veya altıydı. Önce kapıyı Hz. Ömer (radıyallahu anh) çaldı. O gür sesiyle “Ya Ebu’l-Heysem!” diye seslendi. Ebu’l-Heysem (radıyallahu anh) ve hanımı bu sesi duyamamıştı. Fakat, yatağında mışıl mışıl uyuyan o yavru, birden yatağından fırladı, “Baba kalk! Ömer geldi!” dedi. Ebu’l-Heysem (radıyallahu anh), çocuğunun rüya gördüğünü sandı.

“Yat oğlum, gecenin yarısı, bu vakitte burada Ömer’in işi ne!” deyince çocuk yattı. Kapı açılmayınca, bu defa da o narin sesli Ebû Bekir (radıyallahu anh), gelip seslendi: “Yâ Ebu’l- Heysem!” Çocuk yine fırladı, kalktı ve “Baba! Ebû Bekir geldi!” diye bağırdı. Babası onu tekrar yatırdı. Son ses, sesi soluğu cenazeleri dahi dirilten Allah Resûlü’ne aitti. O, “Ya Ebu’l-Heysem!” diye seslenince, çocuk, yerinden bir ok gibi fırlayıp kapıyı açarak, “Baba kalk, Resûlullah geldi!” diyordu. Ebu’l- Heysem (radıyallahu anh), neye uğradığını şaşırmıştı.

Hemen kapıya koştu. Gözlerine inanamıyordu. Gecenin bu saatinde, hanesine, Sultanlar Sultanı şereflendirmişti. Hemen onları içeri aldı. Bu şeref, insana hayatta belki bir kere nasip olurdu. Hayatının en sevinçli anını yaşıyordu. Canını bile sofraya koysa azdı. Hurma getirdi, süt getirdi, et getirdi ve bu aziz misafirlerine ikram etti...

Ebu’l-Heysem’in oğlunun sergilemiş olduğu bu tablo oldukça ibret vericidir... Ebu’l-Heysem, Allah Resûlü’ne gönül verip kendisini tanıdığı gibi bunu oğluna da öğretmişti; hatta gecenin ilerleyen saatlerinde evlerine gelen bu şeref misafirlerinin üçüncü kapıyı çalarken kibar bir şekilde tıklatılmasından, bahtiyar çocuk Allah Resûlü’nün teşrif buyurduklarını anlamakta gecikmemişti. Ebu’l-Heysem’in (radıyallahu anh) Allah Resûlü’ne göstermiş olduğu derin muhabbet, oğluna da yansımaktaydı...



Bu haber 2,098 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    8,682 µs