büyük haksızlık! | " /> büyük haksızlık! | "/>

En Sıcak Konular

Annelere yapılan büyük haksızlık!

6 Mayıs 2010 15:05 tsi
Annelere yapılan büyük haksızlık! Anneler gününü, küresel sermayeyi beslemeden kutlasak, o zaman böyle bir güne ihtiyaç olur muydu? Peki, biz bu kutlamaları bilinçli mi yapıyoruz, yoksa medya ve reklamların etkisiyle mecburiyetten mi?

Anneler Günü kendini 1600'lü yıllarda İngilizler'in "Mothering Sunday" (Anneler Pazarı) kutlamalarında gösterdi. Hıristiyanlığın Avrupa'ya yayılmasından sonra "Anneler Pazarı" kutlamaları ruhani bir güç sayılan "Anneler Kilisesi" ni onurlandırmak amacıyla düzenlenmeye başlandı, doğurganlık ve inanç yine bir araya geldi.

İçinde bulundukları dönemde zor koşullar altında yaşayan ve çoğu zaman çalıştıkları yerlerde barınan İngilizler bu özel günde izinli sayılırlar ve tüm günlerini evlerinde anneleri ile geçirirlerdi. Hatta biraz da hıristiyan aleminin yortu geleneğinin etkisiyle olsa gerek "mothering cake" adını verdikleri bir tür pasta götürme adeti yerleşmişti.

Hıristiyanlığın Avrupa'da yaygınlaşmasından sonra bu kutlama, onlara hayat veren ve kötülüklerden koruyan ruhani bir güç sayılan "Anneler Kilisesi" ni onurlandırmak amacıyla değişti. Zamanla kilise festivali Anneler pazarı kutlamaları ile birleşerek, beraber kutlanmaya başlandı.

Anneler Günü resmi olarak ise ilk kez Amerika Birleşik Devletleri'nde 1872 yılında kutlandı. Şair Julia Ward Howe bundan böyle her Paskalya Yortusu'nun dördüncü Pazarı'na denk gelen tarihin kendi şehrinde Anneler Günü olarak kutlanacağını ilan etti.

Philedelphia'da yaşayan Ana Jarvis adındaki genç kız, annesinin ölüm yıldönümü olan Mayıs ayının ikinci Pazar'ının tüm eyalette "Anneler Günü" olarak kutlanmasını istedi. Politikacılara, bakanlara ve iş adamlarına kendisine yardımcı olmaları için mektup yazdı. Fikir o kadar çok ve çabuk kabul gördü ki, Senato onaylamadan çok önce, bir çok eyalet ve şehirde anneler günü kutlamaları gayrı resmi olarak başlatılmıştı bile. Anneler memnun kaldı, babalar itiraz etmedi, Amerika'nın önde gelen bir giysi tüccarı da finansal desteği sağladı.

Sonunda 8 Mayıs 1914'te Senato'nun onayı, Başkan Wilson'ın da imzası ile Mayıs'ın ikinci pazarı 'Anneler Günü' olarak resmen ilan edildi. Çok kısa sürede diğer ülkelere de yayılan bu gün çiçek ve tebrik kartı satışlarının tavana vurduğu bir gün oldu. Anna Jarvis sonunda muradına ermiş, kampanyasını başarı ile sonuçlandırmıştı ama kendi hayatı pek mutlu sonla bitmedi.

Yoğun çalışmadan evlenmeye ve çocuk sahibi olmaya fırsat bulamadı. Her anneler günü onun için bu yönden acı oldu.  Daha ziyade dini ağırlıklı bir kutlama olarak düşündüğü bu günden ticari çıkar sağlamaya çalışanlara karşı hukuki savaş açtı. Davaların hepsini kaybetti. Dünyadan elini eteğini çekti.
Bütün gelirlerini hatta ailesinden kalan evini bile kaybetti. Kalan hayatını adadığı, gözleri görmeyen kız kardeşi Elsinore'da 1944'de ölünce sağlığı da tehlikeye girdi. Dostları ona destek vererek son yılını sanatoryumda geçirmesini sağladılar. Bütün dünya annelerinin en azından senede bir gün mutlu olmalarını sağlayan Anna Jarvin, mutsuz, yarı görmez ve yalnız bir şekilde 1948'de 84 yaşında öldü.

Türkiye, Danimarka, Finlandiya, İtalya, Avustralya ve Belçika'da da aynı tarih kabul edilmesine rağmen İngiltere'de ve diğer birçok ülkede Anneler Günü ulusça belirlenen değişik tarihlerde kutlanmaktadır.

Ülkemizde de Türk Kadınlar Birliği'nin girişimi ve önerisi üzerine 1955 yılından beri Mayıs ayının ikinci Pazar günü 'Anneler Günü' olarak kutlanmaktadır. (Kaynak: milliyet.com.tr)

***

Peki, biz bu kutlamaları bilinçli mi yapıyoruz, yoksa medya ve reklamların etkisiyle mecburiyetten mi? Böyle bir günü, küresel sermayeyi beslemeden kutlasak, yani "kendi elimizle hazırlayacağımız bir yemek veya sevgi dolu bir tatlı, ellerimizle örülmüş bir kazak veya el işi bir takı ya da en basiti yediğimiz meyve çekirdekleri ektiğimiz küçük bir saksıda yeni doğmuş küçük bir fidan..." O zaman böyle bir güne ihtiyaç olur muydu?

Bir tarafta, parası ve imkanı olan çocuklar alışveriş merkezlerine koşup anneler gününe özel hediyeler alırken, diğer tarafta imkanı olmayan çocukların kendilerini eksik ve ezik hissetmesi annelerimizi mutlu eder mi?

Biz ne yapsak anne hakkını ödeyemeyiz! Annelerimize beklemediği bir anda sevgimizi ve ona değer verdiğimizi hissettirsek, yılda bir gün vereceğimiz duygusuz küçük bir ev aleti veya tek taş bir yüzükten daha kıymetli ve anlamlı olmaz mı? Birileri para kazansın diye anneleri beklentiye sokmaya hakkımız var mı?

Doğum günü veya özel bir hatırası olan yıldönümlerini, küresel sermayeyi beslemeden kutlamanın, hatırlama ve hatırlanmanın ifadesi olarak özel bir anlamı olabilir. Olmalıdır da... 

Ancak birbirini gerçekten seven insanların, sevgililer günü, anneler günü, babalar günü, yılbaşı gibi "küresel sermayeyi" beslemek adına zorlayıcı kutlamalara gerçekten ihtiyacı var mı?

www.iyilikguzellik.com özel



Bu haber 1,725 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,032 µs