Çocuklarda dikkat eksizliği nasıl çözülür?
13 Ekim 2014 10:59 tsi
Dikkat eksikliğinin ilaçsız tedavisi mümkün
Dikkat, beş duyunun eksiksiz çalışmasıyla oluşurken; dikkat eksikliği görme ve işitme duyularının en az birinin az çalışmasından kaynaklanabiliyor. İşitme ve görme duyularını geliştirici son teknolojik yöntemlerle dikkat eksikliği sorunu ilaç
Dikkat eksikliğinin ilaçsız tedavisi mümkün
Tek bir çeşit dikkat eksikliği olmadığına değinen, Psikiyatrist Dr. R. Sabri Yurdakul, sorunun yoğunluğuna bağlı olarak; hafif, orta ve ağır düzeyde görülebildiğine vurgu yaptı. Hafif düzeyde dikkat eksikliğinin, ilköğretim çağındaki birçok çocukta mevcut olduğunu, özellikle uzun süreli sınavlarda basit hatalar yapabildiklerini, dersler sıkıcı olduğunda ilginin koptuğunu, bunun dışında büyük bir sorun yaşamadıklarını söyledi.
5 dakika bile dersin başında oturamıyor
Bu seviyedeki birine, ilaç tedavisine gerek kalmadan, birtakım dikkat arttırıcı yöntemler uygulanarak bu sorunun giderilebildiğini belirtti.
Dr. Yurdakul; Orta düzey dikkat eksikliğindeki çocuklar, uzun süreli ve çok konulu sınavlarda hatalar yaparken, normal derslerde de sorunlar yaşayabiliyor. Sınavlarda zor soruları cevaplandırırken, basit soruları yanlış yaparak kendileri dâhil herkesi şaşırtabiliyorlar. Dikkat eksikliğini yoğun yaşayanlar ise, beş dakika bile dersin başında oturamıyor, en ufak uyaranla dikkati dağılıyor, sınavdan en önce çıkıyor, bir ders süresini sıkılmadan tamamlayamadıkları için sürekli konuşuyor, sınıfta ders esnasında gezinerek genelde düzeni bozuyorlar. Ders çalıştıramayan ve bilgisayar başından kalkmayan çocuklarından şikâyetçi olan aileler, genellikle ileri düzeyde dikkat sorunu ile karşı karşıya kalıyor dedi.
İşitsel de olabilir görsel de
Psikiyatrist Dr. R. Sabri Yurdakul, dikkat eksikliğinin görme ve işitme duyularının en az birinin az çalışmasından kaynaklandığını ve sorunun tespitinden sonra görsel ve işitşel algı eğitimleri ile ilaç kullanmadan çözülebildiğini söyledi. Dr. Yurdakul, Çocuklarının okul başarısı için kaygılanan anne babalar, dikkat eksikliği sorunu ile karşılaşınca en çok ilaç kullanımı konusunda endişe yaşıyor. Endişelerinin başlıca sebebi, ilaçların ileriki dönemlerde beyine zarar vermesi ve bağımlılık yapması korkusundan kaynaklanıyor. İlaç kullanılması gerektiği zaman ilaç kullanılabilir, ihtiyaç olmayan durumlarda ise kesinlikle kullanılmaması gerekir. İlaç dozunu azaltmak için farklı yöntemlerden faydalanılmalıdır. Bu yöntemler dikkatin seviyesine göre değişmektedir dedi.
Dikkat eksikliğinin seviyesine göre ilaçsız tedavi edilebildiğini, sorunun görsel ve işitsel olarak hangi yönde olduğunu bilmenin iyileşmeyi kolaylaştırdığını belirtti. İşitsel dikkat eksikliğinin yoğun olduğu durumlarda Berard İşitsel Algı Yönteminin, görsel algı eksikliğinde ise Nörofeedback Görsel Algı yönteminin çok etkili olduğunu vurguladı.
Nörofeedback ve Berard nasıl uygulanır?
Dikkat eksikliğini ilaçsız ortadan kaldıran nörofeedback ve berard yöntemlerinin uygulanması konusunda bilgi veren Psikiyatrist Dr. R. Sabri Yurdakul, Nörofeedback metodunda kafaya takılan elektrodlarla beyin dalgaları ölçülmekte, bu esnada bilgisayar animasyonları gösterilerek dikkatin yoğunlaşması sağlanır.
Nörofeedback seansları 30 veya 45 dakikalık 20 seanstan oluşmakta ve bu dönemin sonunda özellikle görsel dikkatte artış gözlenir.
Berard metodu ise sağ ve sol kulağa farklı modülasyonda müzik dinletilerek kulakların eğitilmesi prensibine dayanmakta ve sonuçta sağ ve sol beyine gelen işitsel uyaranlar arasındaki senkronizasyon tamamlanıp sözel dikkat eksikliği ortadan kalkmaktadır. Berard yöntemi, 20 gün boyunca günde 30 dakika olarak uygulanır dedi.
BOYU BELİRLEYEN YENİ GENLER KEŞFEDİLDİ
250 binden fazla insan üzerinde yapılan araştırma boyumuzu belirleyen unsurların yüzde 80inin genetik olduğunu ortaya çıkardı.
İnsan boyu konusunda yapılan en kapsamlı araştırma, genetik yapımızdaki kimi değişikliklerin, bazı insanların niye daha uzun olduklarını açıklayabileceğini ortaya çıkardı. 300 kurumdan bilim insanlarının Avrupa çapında 250 binden fazla insan üzerinde yaptıkları araştırmada, insan boyundaki ek santimetrelerle ilişkili 400 genom bölgesi belirlendi.
Bilim insanları bu bulgunun, anne babaları, çocuklarının büyüme hızı konusunda rahatlatabilecek kolay bir testin yolunu açabileceğini düşünüyor. Araştırma, hücre büyümesinin kontrolden çıktığı kanser hastalığı konusunda da aydınlatıcı olabileceği kaydedildi.
Araştırmalar boyumuzu belirleyen unsurların yüzde 80'inin, genetik kodumuzla ilişkili olduğunu gösteriyor. Ancak boyla ilişkili genlerin ve diğer DNA özelliklerinin hangileri olduğu, yeni keşfediliyor.
Hastalıkların tedavisinde etkili olacak
Araştırmayı yöneten Exeter Tıp Fakültesi'nden Prof. Tim Frayling, "İnsan boyunu belirleyen 700'e yakın genetik varyant olduğunu belirledik.
Bu, boydan etkilenebilen, osteoporoz ve kanser gibi hastalıkların tedavisinde gerçekten etkili olabilecek bilimsel sonuçlar doğuruyor" dedi.
SERDA KIVILCIM - BUGÜN GAZETESİ
Bu haber 1,665 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle