En Sıcak Konular

Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta



Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta
24 Ocak 2012

Dokunmayın benim kolesterolüme



Atrial fibrilasyon çok sık görülen ritim bozukluklarından biridir. Bu ani olarak ölümlere yol açan bir bozukluk olmamakla beraber kalp atışları düzensiz ve çoğu zaman da hızlıdır (100-175 arası) ve damarlara yeteri kadar kan pompalanamaz.

Atrial fibrilasyon olan hastalarda çarpıntı, tansiyon düşüklüğü, hâlsizlik, baş dönmesi, sersemlik, nefes darlığı, göğüs ağrısı gibi şikâyetler olur. Bazı hastalar ise hiçbir şey hissetmeyebilirler.

Yaşlılarda, kalp, yüksek tansiyon ve tiroit hastalarında daha sık rastlanır; ailesel de olabilir.

Atrial fibrilasyonun en önemli komplikasyonları kalp odacıklarında oluşan pıhtının beyin damarlarını tıkayarak felçlere ve kalp yetersizliğine yol açması ve bunlara bağlı ölümlerdir.

Bu yazımda atrial fibrilasyonla ilgili iki yeni araştırmadan bahsedeceğim.

Araştırma 20 seneye yakın sürdü

13.959 kişi üzerinde yapılan ve kısa adı ARIC olan araştırmada atrial fibrilasyon gelişimi ile kanın total kolesterol, LDL-kolesterol (nam-ı diğer kötü kolesterol), HDL-kolesterol (iyi kolesterol takma adıyla da tanınır) ve trigliserit seviyeleri arasında bir ilişki olup olmadığı incelendi (1).

Araştırmanın başladığı 1987-89 senelerinde ve sonraki üç muayenede katılanların tümünün açlık total kolesterol, LDL-kolesterol, HDL-kolesterol ve trigliserit seviyeleri ölçüldü.

2007 senesi sonlarına kadar ortalama olarak 18.7 sene takip edilen bu kişilerin 1.433’ ünde atrial fibrilasyon geliştiği belirlendi.

Bu kişilerin önceki senelerde ölçülen kan yağları değerlerine bakıldığında şu sonuçlara varıldı:

BİR: LDL-kolesterol ve total kolesterol yüksek olanlarda atrial fibrilasyon görülme ihtimali daha düşük bulundu.

İKİ: İyi kolesterol yani HDL-kolesterol, trigliserit yüksekliği ve statin sınıfı kolesterol ilaç kullanımıyla atrial fibrilasyon arasında bir ilişki bulunamadı.

Statinler atrial fibrilasyonu da önlemiyor

İkinci çalışmada ise daha çok kalp cerrahisi veya kalp ritim bozukluğu tedavisi geçirmiş olan hastalar üzerinde yapılan kısa süreli bazı araştırmalarda statinlerin atrial fibrilasyonu önlediğine dair bulgular olmakla beraber uzun süreli araştırmalarda statinlerin böyle bir etkilerinin olmadığı ortaya çıktı (2).

Rahimi ve arkadaşları tarafından yapılan ve BMJ’ de yayınlanan meta-analiz özetle şöyle:

4.414 hastadan oluşan 13 kısa süreli çalışmaya göre statinlerin atrial fibrilasyonu yüzde 39 oranında önlediği ortaya çıkıyor ama çalışmalar arasında önemli derecede heterojenlik var.

Buna karşılık 105.791 hastadan oluşan daha uzun süreli 22 çalışma incelendiğinde statinlerin atrial fibrilasyonu önlemediği görülüyor.

28.964 hastadan oluşan ve daha yoğun statin kullanılmış olan 7 çalışmada da statinlerin etkisiz olduğu anlaşılıyor.

Meta-analizi yapan uzmanlar atrial fibrilasyonun önlenmesinde kolesterol düşürücü ilaç kullanmak için yeterli bilimsel veri olmadığını söylüyorlar.

Gelelim neticeye

Bu iki araştırmadan çıkarılacak sonuçlar şunlar:

BİR: Total ve LDL-kolesterolleri yüksek olan kişilerde atrial fibrilasyona daha seyrek rastlanıyor.

İKİ: Kolesterol ilacı kullanmak atrial fibrilasyonu engellemiyor.

ÜÇ: Böyle olunca da kılavuzlara sıkı sıkıya bağlı etibbaya “Dokunmayın benim kolesterolüme!”  diye seslenmek istiyorum.

KAYNAK

http://circep.ahajournals.org/content/early/2012/01/06/CIRCEP.111.966804.abstract

http://www.bmj.com//node/348219 

Bu yazı 3,102 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 19 Mart 2015 Karatay'ın askerleriyiz!
    • 31 Ekim 2014 Günde 3 bardak süt kemik kırığı ve ölüm riskini artırıyor
    • 10 Haziran 2014 Kimi kime şikayet edelim?
    • 16 Mayıs 2014 Akademik sahtekarlık geleneğinin kime ne zararı var
    • 21 Şubat 2014 Antibiyotikler meme kanseri riskini artırıyor
    • 4 Aralık 2013 Damacana mı musluk suyu mu?
    • 20 Kasım 2013 Yakında ruh hastası olmayan kalmayacak
    • 13 Şubat 2013 Bir Türk tıp alanında Nobel alabilir mi?
    • 10 Ocak 2013 Yakında ruh hastası olmayan kalmayacak
    • 1 Ekim 2012 Türkiye'de mamografi taramaları rezaleti
    • 14 Eylül 2012 İlaç tanıtımında bundan iyisi Şam'da kayısı
    • 9 Temmuz 2012 Bir sağlık haberi skandalı
    • 17 Mayıs 2012 Coca-Cola'nın reklam yüzü olabilirim
    • 8 Mayıs 2012 FDA şaşırma, sabrımızı taşırma
    • 27 Nisan 2012 Sönmez gene döndü
    • 5 Nisan 2012 Şampuanlar da bozuk çıktı
    • 12 Mart 2012 Dokunan değil içen yanıyor!
    • 12 Mart 2012 Meyve suyu değil boyalı su bunlar
    • 8 Mart 2012 Amerikalılar çiğ sütü akladı
    • 21 Şubat 2012 Hasta memnuniyeti neyi gösterir?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,909 µs