Kozmetikte merdivenaltı sendromu!

29 Ocak 2013 09:58 tsi
KTSD Başkanı Pura, taklit ürünlerle mücadele konusunda yapılacak çalışmalar ile sektörün sağlıklı büyümesi önündeki engellerin kalkacağını ifade etti.

Türkiye Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayicileri Derneği (KTSD) Başkanı Ahmet Pura, yasal boşluklar ve eleman yetersizliği nedeniyle taklit ürünlerle yeterince güçlü mücadele yapılamamasının sektörün önemli sorunlarının başında geldiğini vurguladı.

Kozmetik ve temizlik ürünleri sektörünün 2012 yılı içinde güzel başarılar elde ettiğini anlatan Pura, henüz rakamların netleşmediğini, fakat 2012 yılında sektörde yaklaşık yüzde 13 oranında büyüme gerçekleştiğini tahmin ettiklerini kaydetti. Büyümenin ilerleyen yıllarda da devam edeceğini söyleyen Pura, gelecek beş sene içinde sektörün önemli başarılara imza atacağına inancını dile getirdi.

Sektördeki kayıt dışı ve denetimsiz çalışan iş yerlerinin kayıt altına alınmasının gerekliliğini vurgulayan Pura, ülke nüfusunun genç olmasının sektörde büyüme potansiyelini artırdığına dikkat çekti.

Sahte ve taklit ürünlerle mücadelenin yasal boşluklar ve eleman yetersizliği sebebiyle yeterince güçlü yapılmamasının sektörün önemli sorunlarının başında geldiğine işaret eden Pura, bu konularda yapılacak çalışmalar ile sektörün sağlıklı büyümesi önündeki engellerin kalkacağını ifade etti.

2011 yılında Rusya, Irak, İran, Ukrayna, Bulgaristan, Cezayir, Libya, Ortadoğu ülkeleri ve diğer birçok ülkeye toplam 1 milyar dolar tutarında kozmetik ve kişisel bakım ürünleri ihraç edildiğini dile getiren Pura, 2012 yılı sonu itibarıyla kozmetik, deterjan ve hijyenik kağıt sektörlerinde toplam cironun 13 milyar TL’nin üzerinde gerçekleştiğini tahmin ettiklerini bildirdi.

KOZMETİKTE 2 BİN 400, DETERJANDA 750 FİRMA VAR

Gelişen teknoloji, insan ihtiyaçlarının artması gibi etmenlerin sektöre ivme kazandırdığını ifade eden Pura, “Türkiye’de kozmetik sektöründe yaklaşık olarak bin 400 üretici ve bin 200 ithalatçı olmak üzere 2 bin 400 firma varken, deterjan ve temizlik ürünleri sektöründe ise tahmini 750 civarında firma faaliyet gösteriyor” dedi.

Sektörde kurulu kapasitenin yüksek oluşunun sipariş ve üretimlerde hızlı, esnek yaklaşımlara imkân sağladığını dile getiren Pura, genellikle komşu ülkelere ve Rusya’ya ihracat yapan Türk firmalarının tüketicinin beklentisine uygun çözümler sunarak pazarda rakiplerinin bir adım önüne geçtiğini kaydetti. Türkiye’nin dünyanın en büyük kozmetik fuarlarından biri olarak kabul gören Beautyworld Middle East Fuarı’nın iki yıldır üst üste ana sponsoru olduğunu ileten Pura, Türk firmalarının Ortadoğu’da kozmetik sektörünün önemli oyuncularından biri haline gelmesinde Türk dizilerinin etkin rol oynadığının altını çizdi.

“SEKTÖRDE BİLGİLİ DENETİM ELEMANI YOK DENECEK KADAR AZ”

Temizlik ve kozmetik ürünleri pazarında büyüme potansiyelinin 2012 yılında da sürdüğünü dile getiren Ahmet Pura, sektörde son dönemde öne çıkan konuların başında Sağlık Bakanlığı’nın ön izin sisteminden bildirim ve pazar içi kontrol sistemine geçiş amacıyla getirilen mevcut bildirim sistemlerinin bulunduğunu anlattı. Bakanlığın Biyosidal Ürünler Yönetmeliği, Deterjan Tebliği ve Kozmetik Ürünler Yönetmeliği üzerinde yaptığı değişikliklerle yerli mevzuatı AB mevzuatına uyumlaştırma çalışmalarının da sektörün gündeminde yer aldığını aktaran Pura, şöyle devam etti:

“Uyumlaştırılan mevzuatın yetkililer tarafından yorumlanması noktasında, önemini korumaya çalışan alt bürokrasi tarafından kişisel ve sınırlayıcı yaklaşımlarla sektöre engeller getirilmektedir. Ürünlerin yetkili merciiye bildirimi sonrasında piyasada gözetlenmesi ve denetlenmesine yönelik mevzuat halen yürürlükte olmasına karşılık, bu konuda çalışacak eğitilmiş ve yeterli bilgi sahibi eleman sayısı yok denecek kadar az” diye konuştu.

Yakın zamanda yetkililerin sorunları sanayici ile birlikte çözüme ulaştırmaya başlamalarını ümit ettiklerini dile getiren Pura, dünyada piyasa gözetim ve denetiminin, söz konusu ürünlerin yoğun olarak bulunduğu satış noktalarında veya şikayete bağlı olarak üretim tesislerinde yapıldığına dikkat çekti.

“GEREKSİZ BÜROKRATİK İŞLEMLER ORTADAN KALKMALI”

Sektörde ürün farklılaştırmaya yönelik Ar-Ge yatırımları ve marka çalışmalarının desteklenmesi gerektiğini belirten Pura, “Özellikle sektöre yönelik hammadde ithalatında mevzuat uygulamaları ve sektörün üretim ve ihracat yapabilme yeteneğine etkileri incelendikten sonra gereksiz bürokratik işlemlerin ortadan kaldırılması önemli katkı sağlayacaktır” dedi. (Kobiden.com)

Bu haber 1,141 defa okundu.