En Sıcak Konular

Geleneksel tıpta teşhis ve tedavi

8 Haziran 2010 11:44 tsi
Geleneksel tıpta teşhis ve tedavi Lokman Hekim'e atfedilen Tıp Metodolojisi Dr. İsmail Yıldırım yazıyor...

Dr. İslam Yıldırım'ın yazısı: 

Geleneksel tıp ile günümüz tıbbının güç birliğini oluşturabilirsek tedavilerde daha etkin hale gelebiliriz. Geleneksel tıbbımızın ana şahsiyetlerinden Lokman hekimin metodları biraz masalımsı anlatılmaktadır. Mesela, halk arasında Lokman hekimin bitkilerle konuştuğu, hangi bitkinin hangi hastalığı tedavi ettiğini kendilerinden öğrendiği şeklinde anlatımlar vardır.

Önce insan tiplemeleri yapılır, buna göre tedavi belirlenir.

Hılıt: 4 çeşit hılıt tiplemesi vardır. Bunlar safra, kan, balgam ve sevda hılıtlarıdır. Hılıt insan faaliyetleri için gereklidir. Hılıtların kendi içindeki dengesi ve kişide genetik olarak baskın olan hılıtla yedikleri ile oluşan hılıt arasındaki ilişki bozulduğunda hastalıklar oluşur.

Safra hıltı: Besinleri parçalar, hazmı kolaylaştırır. Balgam ve sevda hıltının sertleşme, soğutma etkisini kılcal damarlara girerek önler. Safra kesesinde depolanır. İhtiyaç halinde oniki parmak bağırsağı ile salınır. Safra hıltı yüksek veya anormal ise kişide aşırı sinir, hızlı hareket gözlenir; göz beyazı sarı, cilt sarımtırak, dil ortasındaki kısım sarı ve yapışkanımsı görünür. Küçük idrar sarı, ağız acı olur. Yürüyüş hızlıdır. Rüyalarda sarı renk hakimdir. Safra kesesi ve karaciğer hastalıkları, ateşli hastalıklar, kuru sıcaktan oluşan baş ağrısı, uykusuzluk, baş dönmesi, mide bulantısı gibi rahatsızlıklara zemin hazırlar.

Kan hıltı: Yumurta hücresine giren sperm kısa sürede değişerek kan pıhtısına dönüşür. Adale, kalp ve mideye kan akışını gerçekleştirip damarlarda basınç yaparak vücut sıcaklığını korur. Balgam ve sevda hılıtlarının aşırı yükselmesini önler. Oksijen iletimini sağlar. Karaciğerde depolanır. Kan hıltı yüksek veya anormal ise yüz şekli yuvarlak ve kırmızı, dil kırmızı, ağız çok tatlı, boyun kısa, göz beyazı kırmızı, gözbebekleri büyük, idrar kırmızı ve az olur. Kişi kısa ve düzdür. Rüyalarda kırımızı renk hakimdir. Kalp çarpıntısı, baş ağrısı, halsizlik, ayakların ve vücudun ağırlaşması, kalp ve damar hastalıkları, yüksek tansiyon, boyun kireçlenmesi, mide hastalıkları gibi rahatsızlıklara zemin hazırlar.

Balgam hıltı: Vücutta taşıyıcı olarak görev yapar. Sevda ile safra hılıtlarının tıkanıklık oluşturmasını engeller. Balgam hıltı yüksek veya anormal ise renk beyaza yakın, ağız tatsız, dil kalın, büyük ve beyaz, gözbebeği küçük, göz beyazı büyük, idrar renksiz olur. Kişi şişmandır. Ağızdan su akar, vücutta fazla su ve ödem olur. Hafıza kabiliyeti düşüktür. Yürüyüş dengesizdir. Uyku çok fazladır. Rüyalarda beyaz renk hakimdir. Halsizlik, horlama, eklem ağrısı, böbrek iltihabı, idrar yolu iltihabı, idrar tutmada zorluk, solunum yolu hastalıkları gibi rahatsızlıklara zemin hazırlar.

Sevda hıltı: Görme, işitme, sinir sistemi, beyin faaliyetleri, tırnak, kemik ve kıkırdakları besler. Dalakta depolanır. Vücudun bağışıklık sistemini uyarır ve hastalıklardan korunmasını sağlar. Sevda hıltı yüksek veya anormal ise renk beyaza yakın, dil küçük ve siyah, ağız ekşi, idrar saman rengi, siyaha yakın ve düzensizdir. Kişide aşırı sinir gözlenir. Yürüyüş dengesizdir. İştah fazladır; kişi hep yemek ister. Rüyalarda siyah renk hakimdir. Sinirsel baş ağrısı, mide sarkması, kist, sinir hastalıkları, allerjik hastalıklar ve kanser gibi rahatsızlıklara zemin hazırlar.

 Anormal hılıt: Karaciğerde insana faydasız veya zararlı olan yemek çeşitlerinin birikimi olan hılıttır.

 

İlaçları tadlarına bakarak belirleme yöntemi

Ağızda hafif tahribat yapan ilaçlar: Dile dokundurulduğunda dili hızla tahrip eder ve yanma hissi verirler. Örneğin: Akırkarha, kebabiye, karabiber, hardal, darıfilfil. Bunlar kuru sıcak karakterde olduklarından dolaşım sistemi, boşaltım sistemi ve lenfatik sistemin akışını arttırırlar. Ödem çözücü etkileri vardır. Toksinleri dışarı atar, vücut ısısını arttırarak adale ve sinirleri kuvvetlendirir, iştah açar, balgam mizacındaki insanları şişmanlatır, safra ve kan mizacındaki insanları zayıflatırlar.

Acı ilaçlar: Dile dokundurulduğunda dilin üst tabakasında farklı renkler oluştururlar. Örneğin: Sarı-siyah sabır, mor mekki, helile. Bunlar ihtiyaç fazlası sıvıları vücuttan atarak antioksidan etki gösterirler. Kolesterol ve trigliseridi düşürür, pigment bozukluklarını yavaşlatır, cilde renk ve parlaklık verir, bağırsak hareketini arttırırlar. Dolaşım ve sinir sisteminin çalışmasını düzenlerler. Zayıflatıcı etkileri vardır.

Tuzlu  ilaçlar: Dile dokundurulduğunda dilde su toplanmasına neden olarak yanma yaparlar. Örneğin: Şap. Antioksidan ve antibakteriyel etkileri vardır. Dispeptik şikayetleri giderir, adaleleri sıkıştırır, cildi yumuşatır, iştah açar, gaz giderir, safra mizacındaki insanlarda cinsel isteği arttırırlar. Fazla kullanıldığında safra kesesi iltihabı, kireçlenme, böbrek taşı gibi safravi hastalıklara neden olurlar.

Ekşi ilaçlar: Dile dokundurulduğunda dilde su toplanmasına neden olurlar. Dil ve ağzı sulandırır, dile ekşi tat verirler. Örneğin: Limon, sirke, acı nar. Dolaşımı hızlandırır, ateşlenme hissini kaldırırlar.

İffes ilaçları: Dile dokundurulduğunda dili hemen kalınlaştırır ve sertleştirirler. Örneğin: Mazı ve bellud. İshali durdurur, pıhtılaşmayı arttırırlar. Metabolizmayı ve dolaşımı yavaşlatır, enflamasyonu giderir, salgıları azaltırlar. Ses tellerini tahriş eder, ense sertliği yapabilirler. Göğüs kaslarının kasılmasını arttırabilirler. Karaciğer ve kalp hastalıklarında kullanılmamalıdırlar.

Kabız yapıcı ilaçlar: Dile dokundurulduğunda dili orta derecede sertleştirir, dile fazla yapışmazlar. Örneğin: Fufel (cevizin bir çeşidi), nar kabuğu, mesdike, çam reçinesi. İştahı arttırır, tenyayı düşürür, ishali durdurur, ateşi düşürür, bedeni soğutur, metabolizmayı yavaşlatırlar.

Yağlı ilaçlar: Dile dokundurulduğunda dilin üst kısmını yumuşatır ve kayganlaştırırlar. Sindirim sistemi ve dolaşım sisteminin çalışmasını kolaylaştırır, idrarı ve diğer salgıları arttırırlar.

Tatlı ilaçlar: Dile dokundurulduğunda dile tatlı hissi verir ve hemen yumuşatırlar. Örneğin: Şekerle karışık bal, üzüm pekmezi, dut pekmezi, hurma, incir, nangı, kayısı, kavun. Kan yapımı ve kas güçlenmesini arttırır, halsizliği giderir, meni ve süt yapımını  arttırır, sinirsel yapıyı güçlendirirler. Çok tatlı olanlar dili fazla sertleştirir. Susuzluk hissini arttırır, kalın bağırsakta gaz, ayaklarda uyuşma, karıncalanma ve yanma yapar, ses tellerinin normal fonksiyonel hareketini bozabilir, ekzema ve alerjik astımı arttırabilirler.

Kayganlaştırıcı  ilaçlar: Dile dokundurulduğunda dili fazla çekmez, kayganlaştırırlar. Örneğin: Kaymak, hatmi tohumu, hayvansal yağlar. Ödemli hastalıkların ödemini arttırırlar. Romatizmal hastalıklarda kullanılmamalıdırlar.

Kaynak: www.ztbb.org.tr



Bu haber 2,995 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,980 µs