"Tabiata bir de bu gözle bak"
27 Mayıs 2010 10:34 tsi
Dostlar bu kısa yazıda, inanan bir insan ile inanmayan bir insanın tabiata bakışının farklarını göstermeye çalışacağız.. Ancak konu geniş, yer ise dar, dolayısıyla bir çok nokta zorunlu olarak atlanacak..
TABİAT ÜZERİNE
Dostlar bu kısa yazıda, inanan bir insan ile inanmayan bir insanın tabiata bakışının farklarını göstermeye çalışacağız.. Ancak konu geniş, yer ise dar, dolayısıyla bir çok nokta zorunlu olarak atlanacak..
İnanan insan için tabiat, Allah'ın ayetlerinin sergilendiği bir sahnedir.. Her bir sanat eseri iyice incelenmeli, onlardan ilham alınarak sosyal şartlar ve insanin kendisi daha iyi bir şekilde okunmalıdır..
İnsan okunmalıdır, tıpkı kitap gibi.. Bunu yaparken inanan insanın metodu, kainatı incelemektir.. O, kainattaki her şeyin inanılmaz bir şekilde düzenli olduğunun farkına varmalı, bu düzenliliğin akıl ve irade sahibi insandaki izlerini sürmelidir.. Yani kainat bir pusuladır..
Tabiat, yapılacak icatlar için örneklerin nazara sunulduğu bir fuardır.. İnanan insan, canlı ve cansız gördüğümüz şeylere normallik perdesini yırtarak bakar, onların bize neler söylediğini tespit eder.. Yani onlardan hem kulluğu hem hayatı öğrenir..
İnanan insan için tabiat, Allah'ın kulunun emrine verdiği bir imkandır.. Yaşam, hayatı idame ettirme imkanı.. Hem besin olarak, hem zihni gıda olarak değerlendirilmelidir.. Çünkü kainat insanın önüne serilmiştir.. Ama sömürmek ve semirmek için değil, adil bir şekilde pay edilerek, insanlığın kanayan yaralarını sarmak için..
Tabiat bir emanettir insana.. Yani inanan insan böyle algılar.. Çünkü insan irade ve akıl sahibidir.. Tabiat ise şuursuzdur.. Sadece kendisinin kodlandığı program dahilinde çalışır.. Seçim yapamaz, (insan eli tahrifin değmesi hariç) vazifesini aksatamaz..
İnanmayan insan için ise tabiat, daha fazla üretim için tüketilmesi, sömürülmesi gereken bir alandır.. Onun nasıl ortaya çıktığı bu insan tipi için önemli olmadığı gibi, ortadan kalkması da onu ilgilendirmemektedir..
İnanmayan insan, kainatın yaratıcısını tanımadığı için tabiatın kendi kendisini icat ettiğini ve yüce olduğunu veya bir yaratıcısı varsa bile hiçbir şeye karışmadığı için onun sömürülmesi gerektiğini düşünür.. Bu iki tür yaklaşımın sonucunda da zarar gören insan ve tabiattır..
Çevrecilik faaliyetlerinin hangi coğrafyada ortaya çıktığına (çünkü telef eden onlar), modern insanın girdiği ve talan ettiği doğal ortamlarda ortadan kalkan canlı türlerine, delinen ozon tabakasına, denizlerdeki kirliliğe vs. bakıldığında insanın bir tek şey diyesi geliyor: Eğer hayatınızda Allah'a dair bir anlam yoksa, kainata dair bir anlam da yoktur..
Ve bir ayetle bitirelim: İnsanların yapıp ettiklerinden dolayı karada ve yerde bozulmalar baş gösterdi..
Bunu hangi insan yaptı Allah aşkına?!
Vesselam..
M. Ahmed Candar
Bu haber 1,401 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle