Gerçek aşk, kalbe iyi geliyor... | " /> Gerçek aşk, kalbe iyi geliyor... | "/>

En Sıcak Konular

Gerçek aşk, kalbe iyi geliyor...

1 Nisan 2010 14:36 tsi
Gerçek aşk, kalbe iyi geliyor... "Aslında kalp tek değil. Tanrı kalbi de çift yaratmış. Birisini size vermiş, birisini bir başkasına, arayıp bulun diye. Bulunca iki kalbiniz oluyor." Prof. Dr. Bingür Sönmez anlatıyor...

Kalp Damar Cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez, Bloomberg HT’de “Gülin Yılıdırımkaya ile HT Gündem”’e konuk oldu. Yıldırımkaya’nın en değerli organımız, kalbimizle ilgili sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Sönmez, çok çarpıcı bilgiler verdi. ‘Platonik’ veya ‘tasavvufi’ aşkın kalbe iyi geldiğini söyleyen Sönmez, dünyaca ünlü kalp doktoru Mehmet Öz’ü de yerden yere vurdu. İşte Sönmez’în açıklamaları:

PLATONİK VE TASAVVUFİ AŞK KALBE İYİ GELİR!”

Kalp deyince sizin aklınıza tabii ki; doktor gözüyle omega, damarlar, anjiyo, by-pass gibi terimler geliyordur ama bizlerin aklına kalp deyince önce ‘aşk’ gelir. O yüzden aşkla başlayalım diyorum. Aşk sağlığa iyi gelir mi? O heyecan, o kalp çarpıntısı güzel bir şey midir?

"Kalp çok önemli bir organ. Tanrı önemli olan organları çift yaratmış. Mesela beynimiz iki lob. Daha iyi düşünelim diye. İki gözümüz var. Daha iyi görelim diye. İki burun deliğimiz var, iki akciğerimiz var. Daha çok soluk alıp verelim diye. İki böbreğimiz var, iki yumurtalığımız var, iki överimiz var. Peki bu kadar önemli organlar çift çift de kalp neden tek? Aslında kalp tek değil. Tanrı kalbi de çift yaratmış. Birisini size vermiş, birisini bir başkasına, arayıp bulun diye. Bulunca iki kalbiniz oluyor."

O kalbi bulduğunuz an ne oluyor?

"Aslında o heyecanı, o mutluluğu arıyoruz. Bulduktan sonra o mutluluk pek fazla kalmıyor. Çünkü mutluluğu veren hormon endorfin. İç yapım, dışarıdan alınmıyor. Dışarıdan alınsa nikotin gibi, kafein gibi, kahve gibi olur. Vücut üretiyor onu. Bir de adrenalinimiz var. O da keyif veren bir hormon ama endorfin mutluluk veren, keyif veren, ömrü uzatan bir hormon. Adrenalin de sevinç veriyor, mutluluk veriyor ama o damarları büzüştürüyor, çarpıntı yapıyor, kalp damarlarında ciddi problem yaratıyor. Onun için endorfinimiz yüksek olduğu müddetçe olumlu yönden mutluyuz. Şimdi tasavvufi aşk en mükemmel olan aşktır. Çünkü hiçbir zaman kavuşamazsınız, oradaki aşık olduğunuz objeye hiçbir zaman ulaşamazsınız. Hep endorfininiz yüksek olur. O yüzden hep mutludurlar. Ama fiziksel aşk bir şekilde sonuçlanacak; olumlu veya olumsuz. İşte felaket o zaman başlıyor. Yani o gerçek aşka kavuştuğunuz anda sanıyorum hayaller yıkılıyor; endorfin, adrenalin dengesi bozuluyor, adrenalinler ortaya çıkıyor. Günlük problemler, sosyal yaşam o zaman biraz sıkıntılı oluyor. Onun için bence en kutsal aşk platonik aşk, tasavvufi aşk. Fiziksel aşk yüksek seviyede olduğu zaman iyi ama fiziksel beraberlikten sonra sanıyorum adrenalin daha çok aktif hale geliyor."

MEHMET ÖZ’ÜN ‘HAFTADA 5 KEZ SEKS’ ÖNERİSİ ÇOK SAÇMA”

Kalp sağlığı söz konusu olduğu zaman biliyorsunuz çok fazla reçete sunuluyor önümüze. Çok sayıda medyatik kalp doktoru da var. Mesela Mehmet Öz bunlardan biri. Fındık, fıstık, haftada 5 kez seks gibi tavsiyeler oluyor. Bunlar ne kadar gerçekçidir? Seksle kalp sağlığının bir alakası var mı? Gerçekten haftada 5 kez seks iyi gelir mi?

"Bu biraz abartı, doğru değil. Fiziksel olarak doğru değil. Zaman yününden doğru değil. Bu modern ortamda değil, pratik olarak köyde bile mümkün değil. Orada bir dil sürçmesi oldu zannediyorum. İnsanın ömrünü uzatan, aşık olmaktır. Eşinize aşık olun, ülkenize aşık olun, mesleğinize aşık olun, çocuklarınıza aşık olun ama eşinizle haftada 5 kez seks yapmaya kalkarsanız, bunun önce hazırlığı var, seks süresi var, seks sonrası orgazm sigarası var. Bunlar saçma şeyler gerçekten. Her şeyi abartıyoruz. İnsanlar bana şunu soruyorlar: “Hocam kalp sağlığı için ben ne yiyeyim, ne yapayım?”

Hep bekler ki ben bir şey söyleyeyim. ‘Haftada 5 kez seks yap, bir avuç fındık ye’ gibi. Mucize bekliyorlar. Bu böyle değil. Bakın kumar makinelerinde aslar çıkar, 3 kiraz çıkar. Ödül alabilmek için 1 lira atarsınız, ödül almak için 3 kirazın yan yana gelmesi lazım, 3 asın yan yana gelmesi lazım. Hiç öyle bir as yan yana gelirse parayı vermezler. Şimdi ben size kalp sağlığı için ne yapmanız gerekir söyleyeyim. Sigara içmeyeceksiniz, kilo almayacaksınız, hayvan yağları yemeyeceksiniz, şekerden uzak duracaksınız, menopozu geciktireceksiniz, fiziksel aktivitenizi arttıracaksınız. Bakın 3 kiraz bile yetmedi. 6-7 tanesi bir hizaya gelirse o zaman sağlıklı bir kalbiniz olacak. İnsanlar hep kolay zannediyorlar. Ben desem ki ‘Kaf Dağı’nın arkasında sarı çiçek var, gidin onu bulun, kaynatın için ölmez otu…’

Gılgamış’tan beri ‘ölmez otu’nu arıyoruz. Ölmez otu yok. Yani bir avuç fındık yemekle insan sağlıklı hale gelmiyor. Şimdi Mehmet Öz bir avuç fındık yiyin demedi. Günde 3 ceviz 5-6 fındık yiyin dedi. Çünkü bir avuç fındık bir bardak zeytinyağı kadar kalori veriyor size. 600 kalori veriyor. Her şeyin bir ölçüsü var. Ben bunu yumurtada yaşadım. İnsanlara dedim ki: ‘gün aşırı bir yumurta yiyebilirseniz yiyin.’ Asansörde karşılaşıyorum ‘hocam sayenizde yumurta yiyoruz çok teşekkürler’ ‘Kaç tane yiyorsun?’ diyorum. ‘Günde 3 tane yiyorum’ diyor. ‘Ben size 3 tane yiyin dedim mi?’ dedim. ‘Hayır gün aşırı dediniz ama ben günde 3 tane yiyorum’ Böyle tuhaf bir davranış içerisinde insanlar. Hem söylenilenleri iyi dinlemiyorlar, istedikleri gibi yapıyorlar.

Bir konferansta bir beyefendi parmak kaldırdı, ‘Ben her sabah bir bardak zeytinyağı içiyorum’ dedi. ‘Neden?’ dedim. ‘Siz söylediniz zeytinyağının sağlığa yararlı olduğunu’ dedi. ‘Ben size desem ki su hayattır. Bu demek midir günde 7 lt su için?’ Bunu yapanlar da var. Bence her şey yerinde, zamanında, dozunda yararlı oluyor."
 
 
 



Bu haber 2,228 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,043 µs