BPA | " /> BPA | "/>

En Sıcak Konular

Yiyecekle vücudumuza giren zehir: BPA

18 Kasım 2009 11:07 tsi
Yiyecekle vücudumuza giren zehir: BPA Mutfaktaki dolapların içinde korkunç bir şey saklanıyor!

Vücudunuzda BPA olarak da bilinen bisfenol A adlı kimyasal madde bulunuyor olabilir. BPA, ABD'deki fabrikaların plastikten yapay reçineye kadar birçok ürünün üretiminde, her bir Amerikalıya yılda 2,7 kg düşecek kadar kullandığı sentetik bir estrojen-dir. Bu, çok yüksek bir estrojen miktarıdır.

Amerikalıların yüzde 92'sinden fazlasının idrarında BPA bulunuyor ve bilim adamları bu maddeyi henüz kesin olmamakla birlikte, göğüs kanserinden obeziteye, dikkat eksikliğinden kız ve erkek çocuklarındaki üreme organı anormalliklerine kadar birçok şeyle ilişkilendiriyör.
Şimdilerde, BPA'nın yiyeceklerimizde de bulunduğu anlaşılıyor.

Tüketici Raporları adlı dergi, Aralık sayısında yayınlanacak bir yazı için markalı bazı konserve yiyeceklerini test etti ve neredeyse hepsinde BPA buldu.

Dergi ayrıca, Similac Advance adlı bebek mamasının toz olanında değil, ama sıvı halinde satılan türünde ve yine teneke kutuda satılan Nestle Ju-icy Juice isimli üründe BPA tespit etti. Yiyeceklerdeki BPA muhtemelen çoğu kutunun iç yüzeyinde kullanılan kaplamadan geçmişti. Bu durumda telaşlanmamız gerekir mi?

Kimya endüstrisine bakılırsa, buna gerek yok. Amerikan Kimya Konseyi'nden Steven Hentges test sonuçlarını reddediyor ve Amerikalıların, düzenleyici hükümet kuruluşlarının güvenli bulduğu miktarlarda BPA aldığını belirtiyor.

Hentges, BPA'ya maruz kalan farelerin üreme sağlığında anormalliklere yol açmadığını gösteren yeni bir araştırmanın sonuçlarına da dikkat çekiyor. Fakat bu kimyasalın yiyecek ve içecek kaplarında kullanılmasının yasaklanmasını isteyen Göğüs Kanseri Vakfı'na göre, 200'den fazla araştırmada düşük dozlarda BPA alımının sağlığı olumsuz yönde etkilediği ortaya koyuldu.

Göğüs Kanseri Vakfı'na bilim danışmanlığı yapan ve New York eyaletinin Poughkeepsie şehrindeki Vassar Koleji'nde profesör olan Janet Gray, "Bağımsız bilim insanlarının, yani kimya sanayii için çalışmayanların büyük çoğunluğu, erken yaşlarda düşük dozda BPA'ya maruz kalmanın sonuçlarına dair kaygı duyuyor" diyor.

Bilimsel dergilerde yayınlanmış makalelerde, hamile farelere verilen BPA'nın bu farelerin yavrularının üreme organlarında şekil bozukluklarına, erkek farelerde ise düşük sperm sayısına neden olabileceği tespit edildi.

Çevre Sağlığı Perspektifleri dergisi bû yıl, BPA'ya maruz kalmış hamilefarelerin rahim boynunda (serviks), rahimlerinde ve vajinalarında anormallikler olan yavrular doğurduğunu tespit etti.
Üreme Toksikolojisi dergisindeki makaleye göre, düşük dozlarda BPA'ya maruz kalan dişi farelerde, erken ergenlik hastalığı görüldü.

Araştırmaların çoğu hayvanlar üzerinde yürütülse de, Amerikan Tıp Derneği Dergisi'nde geçen yıl yayınlanan bir makalede, kanında yüksek düzeyde BPA bulunan insanlarda "kalp damar ve şeker hastalıkları ile karaciğer enzimi anormalliklerinin daha yaygın olduğu" bildirildi.

Başka bir çalışmada, kanında yüksek düzeyde BPA bulunan hamile kadınlarda düşük vakalarının daha fazla görüldüğü bulundu.

Bilim adamları, şekli bozuk üreme organlarıyla doğan erkek çocuklardan, buluğ çağına 6 veya 8 yaşlarında giren kız çocuklarından, erkeklerde ve kadınlarda göğüs kanseri vakalarından ve erkeklerde azalan sperm sayılarından söz eden raporların sayısındaki artışa dikkat çekiyor.
İç salgı bezleri uzmanları örgütü olan Endokrin Derneği, bu türden anormalliklerin iç salgı bezlerinin işlevini bozan kimyasallardan kaynak¬lanabileceğini söyledi.
Kanada, geçtiğimiz yıl BPA'nın insan sağlığına zararlı olabileceğine karar veren ilk ülke oldu. Massachusetts eyaleti Ağustos ayında bir halk sağlığı önerisi yayınlayarak, hamilelerin ve çocuklarını emziren kadınların veya 2 yaşından küçük çocukların BPA'ya maruz kalmamaları konusunda uyarıda bulundu.

Bu konuda fazlasıyla pasif kalan Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA), konuyu yeniden araştırıyor.
Ayrıca BPA'nın yiyecek ve içecek kaplarında kullanımını yasaklamayı öngören kanun taslakları Kongre'de inceleme sürecinde.

Bilim ve Çevre Sağlığı İletişim Ağı'ndan Dr. Ted Schettler, "Amerikalıların yüzde 92'si bir kimyasala maruz kalıyorsa, bu durumda doğru hareket etmek zorundasınız. Kemirgenler üzerinde yapılmış bireysel çalışmalar hakkında çene çalmaya devam mı edeceğiz, yoksa eyleme mi geçeceğiz?" diyor.
Benim ailemde, yiyecekleri saklamak veya mikrodalga firma koymak amacıyla kullandığımız BPA içeren plastik kapların sayısını azaltıyoruz. Artık metal kutudan su içiyorum. Dünyanın çeşitli yerlerinde gazetecilik yaparken savaş ağalarından, haydutlardan ve tarantulalardan kaynaklanan tehditleri sineye çektim. Ama iç salgıların işlevini bozan kimyasallar beni cidden korkutuyor.

Nicholas D. Kristof

Sabah/ New York Times
 



Bu haber 1,894 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,120 µs