Altın hırsı gözlerini kör etti
2 Ocak 2012 09:16 tsi
Kaz Dağlarında altın arama çalışmaları sırasında 2,5 milyar ton kaya parçalanacak.
Antik çağlardan bu yana içinde barındırdığı bitkiler, hayvanlar, temiz havası ve sularıyla can verdiği tarım alanlarıyla, yüzyıllardır tüm bölgenin yaşam kaynağı olan Kaz Dağları altın hırsının gözlerini kör ettiği kapitalist şirketler tarafından parça parça parçalanarak yok edilecek. Kaz Dağları'nda altın arama çalışmaları sırasında 2,5 milyar ton kaya parçalanacak.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kenan Kaynaş, bölgedeki yaşamın tamamen Kaz Dağları'na bağlı olduğunu belirterek, altın arama çalışmalarının bölgenin tarımını ortadan kaldıracağını kaydetti. Kaynaş, Kaz Dağları'nın, bölgenin en önemli ekosistemi olduğunu, içme ve kullanma dahil bütün suların bu dağlardan geldiğini belirterek, "Balıkesir ve Çanakkale'deki tüm yaşam, tamamen Kaz Dağları'na bağlı" dedi. Kaz Dağları'nın kuzeyinin Çanakkale, güneyinin ise Balıkesir'de bulunduğunu, her iki ilin geçim kaynağının suya, dolayısıyla Kaz Dağları'na bağlı olduğuna işaret eden Kaynaş, su olmadan ziraat ve tarımdan söz edilemeyeceğine vurgu yaptı. Siyanürle suyu zehirleyecekler Kenan Kaynaş, bölgedeki madencilik faaliyetlerinin, ziraatı bitireceğini belirterek şöyle konuştu: "Kaza, kaza 2,5 milyar ton kaya parçalayacaklar. Bu kayaların hepsi ufak parçalar ve toz haline getirilecek. Sonra siyanürle yıkanacak. Sistem bu. Yıkama sırasında siyanürün bir kısmı açığa çıkacak havaya karışacak, biz soluyacağız, zehirleneceğiz veya soluyan hayvanlar, bitkiler zehirlenecek. Bir kısım da bu topraklardan yıkandıktan sonra taban sularına gidecek, toprağı kirletecek. O zaman her şey bitiyor. Siyanürlü suyu içemezsiniz çünkü." 1 ton kayda 1 gram altın var Madencilerin sondajda yerin belli derinliklerine kadar delik açarak oradan örnek aldığını, daha sonra laboratuvarda yaptıkları incelemede altın rezervinin ne kadar olduğuna baktıklarını anlatan Kaynaş, "Genellikle bir ton kayanın içerisinde bir gram civarında altın var. Çünkü altın büyük miktarlarda bulunan bir şey değil. Orada kayanın bir ucunda bir molekülünde küçük bir parça şeklinde, o da kimyasallarla diğer kayaçlardan ayrılıyor. O yüzden kayaçları parçalıyoruz, parçalıyoruz, parçalıyoruz, ondan sonra siyanürle mamul ediyoruz" ifadelerini kullandı. Fıstık altından daha değerli Çanakkale'de, yılda 2 milyon 706 bin 790 ton hububat, 1 milyon 436 bin 528 ton sebze, 464 bin 18 ton meyve, 74 bin 930 ton üzüm, 262 bin 177 ton zeytin, 65-70 bin ton zeytinyağı, 3.5 - 4 milyon litre şarap ve bin 322 ton çam fıstığı üretimi yapıldığına dikkat çeken Kaynaş, şöyle dedi: "Küçük bir rakam gibi ama sadece fıstıktan biz 125 milyon dolar ihracat geliri sağlıyoruz. Ama bu fıstığın üretildiği Kaz Dağları ya da Madra Dağı'ndan çıkacak altının değeri 125 milyon dolar etmiyor. Bitkisel ve hayvansal üretim geliri her yıl 7 milyar dolar civarında. Altından elde edilecek gelir ise iki misli yüksek, düşündüğümüz zaman bile 10 yılda 10 milyar dolar gelir demektir. Bu arada şirketler, 'faaliyete geçtiği zaman bölgede bin 600 kişiye iş imkanı sağlayacağım' diyor. Fakat burada yaklaşık 750 bin kişi tarımla uğraşıyor."
Bu haber 1,333 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle