Gıda egemenliği için ileri!
12 Eylül 2011 09:58 tsi
16–21 Ağustos 2011 tarihlerinde Avrupa ve dünyanın farklı bölgelerinden gelen 700 kadar katılımcının çalışmasıyla düzenlenen Nyeleni Avrupa 2011 Gıda Egemenliği Forumu dün sona erdi. Forum, ilk Avrupa Gıda Egemenliği Bildirgesi’ni kaleme aldı.
Prof. Dr Mustafa Kaymakçı
mustafa.kaymakci@ege.edu.tr
http://mustafakaymakci.blogspot.com
16–21 Ağustos 2011 tarihlerinde Avrupa ve dünyanın farklı bölgelerinden gelen 700 kadar katılımcının çalışmasıyla düzenlenen Nyeleni Avrupa 2011 Gıda Egemenliği Forumu dün sona erdi. Forum, ilk Avrupa Gıda Egemenliği Bildirgesi’ni kaleme aldı.
Foruma. Türkiye’den Çiftçi-Sen, Fındık-Sen, Tohum Ayak İzi, Ekoloji Kolektifi, Kibele, Gren Peace Akdeniz ve Tüketim Kooperatifleri'nin temsilcileri katıldı.
Etkinlikte, Avrupa’da gıda egemenliğine ulaşmak için kapsamlı bir platform ve ilkeler grubu oluşturuldu. Forumda, ayrıca gençlerin, kadınların ve gıda üreticilerinin sorunları da öne çıkarıldı.
Afrika’da yaşanan insanlık tragetyasının gıda sisteminin ve bu sistemi yaratan tarım politikaların sonucu olduğu belirtildi.
ÇÖZÜM YOLLARI
Forumun sonunda yayınlanan bildirgede çözüm için;
• Endüstriyel olmayan, küçük çiftçi tarımına, işletmesine ve alternatif bir dağıtıma dayanan, ekolojik olarak sürdürülebilir ve sosyal olarak adil bir gıda üretim ve tüketim modeli için çalışmak.
• Gıda dağıtım sistemini yerelleştirmek; üreticiler ve tüketiciler arasındaki zinciri kısaltmak.
• Özellikle gıda ve tarım alanında çalışma ve sosyal koşulları iyileştirmek.
• Ortak varlıkların (toprak, su, hava, geleneksel bilgi, tohum ve hayvanlar) kullanımı ve mirası hakkındaki karar alma işleyişlerini demokratikleştirmek.
• Bütün düzeylerdeki kamu politikalarının, kırsal bölgelerin canlılığını, gıda üreticileri için adil fiyatları ve herkes için güvenli, GDO'suz gıdayı garanti etmesini sağlamak gibi konuların yaşama geçmesi etkinlikler düzenlemesi önerildi.
AÇLIĞI YARATAN KAPİTALİZMDİR.
Tespitlere katılmamak olası değil. Forumu düzenleyenleri ve bildirgeyi kaleme alanları kutluyoruz. Aslında Türkiye’deki yurtseverlerde yıllarca benzer önermeleri yaptılar ve yapıyorlar. Örneğin “Tarım Bağımsızlıktır.”adlı kitabımda, gıda emperyalizminin kapitalist üretim biçimi ve ilişkilerinden kaynaklandığını dile getirmiş ve şöyle yazmıştım; “Kapitalizmin tarımda milyarlarca insanı topraksızlaştırıyor, yoksullaştırıyor ve çevreyi yok ediyor. İnsanların temel gıda maddelerine erişimini engelliyor, çünkü kapitalizm, temel gıda maddelerine erişimini bir insanlık hakkı olarak görmüyor. Bu nedenle, dünyada milyarlarca insan açlık sınırında yaşıyor, milyarlarcası da açlıktan ölüyor. Temelde çözüm için tarımda küçük ve orta ölçekli işletmeler ölçeğinde, kapitalist olmayan bir yolu izlemek zorunluluğu vardır. Aksi durumda insanlığın yaşayacağı olumsuz bir kaotik ortamın sahneye çıkması, kaçınılmaz bir gelecektir.”
TÜRKİYE’DE NE YAPMALI?
“Türkiye’de de Gıda Egemenliği için ivedilikle çalışmalara başlamalı. Örgütlenmeyi geniş tutmalı. Başta Ziraat Mühendisleri Odası, Veteriner Hekimleri Odası, Köy-Kooplar, Ziraat Odaları, Üretici Birlikleri,Yetiştirici Birlikleri olmak üzere bütün bileşenleri foruma katmalı.” derim.
Bu haber 1,252 defa okundu.
Yorumlar
+ Yorum Ekle