depresyondan koruyor | " /> depresyondan koruyor | "/>

En Sıcak Konular

Yağlar depresyondan koruyor

20 Ekim 2008 17:25 tsi
Yağlar depresyondan koruyor Bilimsel veriler ışığında yağlı yiyeceklerin insanları şişmanlattığı ve kolesterol düzeylerini artırdığının doğru olmadığı ve yağsız beslenmenin depresyona yol açtığı ortya çıktı. Asıl düşman şeker! Dr. Güçlü Ildız anlatıyor.

Kronik hastalığı olan ya da kilo nedeniyle diyetlerinden yağı kesenler, vücudun temel yapı- taşından mahrum kalır. Beynin yüzde 65’ini oluşturan yağlar kesilince depresyona meyil artar. Buna karşılık insan bünyesi şekeri, dışarıdan saf olarak almaya programlı değil, saf şeker zararlı.

Kalp, şeker, yüksek tansiyon gibi uzun süreli hastalığı olan insanlar vardır mutlaka çevrenizde. Onları dikkatle incelediğinizde benzer özelliklere sahip olduklarını görürsünüz. Sürekli ilaçlar kullanan, hayattan eskisi kadar zevk almayan, hastalığın vücutlarında yaratacakları zararları çaresizce bekleyen insanlar.

Beslenme özellikleri de neredeyse aynıdır. Öncelikle yağ ve kırmızı et kesinlikle yasak. Yasakçı beslenme şartlanması adeta hayatlarının bir parçası olmuştur. Hatta yakınması olayan insanlar bile daha az yağlı yeme gayretindedirler. Klasikleşen bilgilere göre yağlar, vücutta kolesterole dönüşür. Kolesterol de damarları tıkayarak kalp hastalığı ve felçlere neden olur. Ayrıca kırmızı etle birlikte kan basıncını artırırlar. Kanser riskini artırırlar. Bunun gibi diğer kimi hastalıkları kötüleştirdiği kabul edilir.

10 yılın verileri

Oysa son 10 yılın bilimsel verileri, klasikleşen bu beslenme biçimini tamamen yalanlıyor. Konuyla ilgili olarak yapılan ilk çalışmalar epilepsi hastalarında faydalı olduğunu gösterdi. Ketojenik diyet adı verilen bu beslenme yönteminde hastalara yüksek yağ içerikli, etli ve sebzeli besinler verilip şeker ve şeker içerik ölçeği yüksek olan besinler tamamen kesiliyor. Hastaların epilepsi nöbet sayı ve şiddetinde belirgin azalmalar olduğu görülüyor. Benzer beslenme yöntemi diğer beyin kaynaklı parkinson hastalığı, alzheimer hastalığı, otizm, depresyon ve beyin tümörlerine de uygulanıyor ve gene başarılı sonuçlar alınıyor.

Yüksek yağ içerikli beslenme yönteminin faydaları bunlarla kalmayıp çok daha şaşırtıcı sonuçlar elde ediliyor. Tip II diyabet (şeker) hastalığında, polikistik over sendromunda ve hatta yüksek kolesterol düzeyleri olan kişilerde bile faydalı olduğu görülüyor. Diğer bir değişle kan kolesterol düzeylerini yağlı yiyerek düzeltebiliyorsunuz.

Yüksek yağ içerikli beslenme yöntemiyle ilgili sayılan bu veriler, Mart 2007 tarihinde Pediatrics dergisinde Johns Hopkins Medical Institutions’dan Dr. John M. Freeman ve arkadaşları tarafından yayınlanan son 10 yılın yapılmış çalışmalarının derlendiği makalede yer alıyor.(1) Bu makalenin yorum bölümünde şu sözcüklere yer veriliyor; Hayretle farketmekteyiz ki yüksek yağlı yiyeceklerin insanları şişmanlattığı ve kolesterol düzeylerini artırdığı doğru değildir.

Şeker meselesi

Bu bilimsel veriler ışığında ortaya çıkan gerçek şu ki, diyetlerden şeker ve şeker içerik ölçeği yüksek olan besinleri çıkardığımızda insanlar daha sağlıklı oluyor.

Saf şeker (rafine-sofra şekeri) 200 yıl önce ilk defa Almanya’da şeker pancarından üretilmiştir. Şekerin yaygın olarak kullanımı 2. Dünya Savaşı sonrası yıllara rastlar. Kronik hastalıkların bu dönemde belirgin bir ivme kazandığı görülmektedir. Rafine edilerek üretilen şeker (glükoz) doğada saf halde bulunmaz. Meyve ve balda bununan glükoz ise saf değildir. Oysa binlerce yıllık tarihi boyunca insan bünyesi doğada, doğal haliyle bulduğu besinlerle bu günlere gelmiş, bünyesi doğal alan besinlerle yapılmıştır.

İhtiyacı olan şekeri kendi karaciğerinde, şeker dışında aldığı diğer besinlerle sağlamıştır. Bilimsel veriler ışığında ortaya çıkan gerçek şudur ki; insan bünyesi şekeri, dışarıdan saf olarak almaya programlanmamıştır. Saf şeker insan bünyesine zararlıdır. Et, yağ, sebze ve meyveler insan diyetinin aslını oluşturur ve şeker içerik ölçeği yüksek olan maddeler insan bünyesine zararlıdır.

Kronik hastalığı olan ya da kilo vermek amacıyla diyetlerinden yağı kesen insanlar, vücudun temel yapıtaşından mahrum olurlar. Beynin yüzde 65’ini oluşturan yağlar diyetten kesildiğinde depresyona meyil artar. Bu nedenle yağsız yiyen insanlar bitkin, yorgun ve isteksizdirler.

Diyetten yağı kesmekle kan kolesterol düzeylerinin düşmediği görülmektedir. Çünkü kolesterol karaciğer tarafından yapılır. Hastalık durumunda vücudun yapı taşına yani kolesterole ihtiyacı vardır. Kolesterol artışının esas nedeni budur. Sorun kolesterol yüksekliği değil, kolestrol yüksekliğine neden olan vücudun anormal çalışma biçimidir.

Vücudun çalışması, beyinde bulunan ve hipotalamus adı verilen bir bez tarafından kontrol edilir. Hipotalamus bezinin anormal çalışması sonucu gelişen hasta olma durumu, genetik yatkınlığa göre, gelişecek hastalığı belirler. Hastalıkların tek merkezli yönetimi sonucu pek çok insanda birden çok hastalık (şeker, kolesterol yüksekliği, hipertansiyon gibi.) birlikte görülür. Hipotalamus kaynaklı, vücudun anormal çalışma düzeni; allostaz (allostasis) olarak bilinir. Hipotalamus kontrolünün beyin ön bölgesi (prefrontal cortex) tarafından sağlandığı son yılların önemli bir bilimsel gerçeğidir. İnsanın hayvanlardan üstün olmasını sağlayan akıl özelliği, beyin ön bölgesinin bir eseridir. Hayvanlardan oluşan bu farklılık, insana akıl özelliği verdiği gibi hayvanlarda görülmeyen pek çok kronik hastalıklarında insanda görülmesinin nedenini oluşturur. 

Şeker içeriği yüksek olan besinler çocukluk döneminden itibaren alınmaya başlamasıyla beyin ön bölgesinde ortaya çıkan bağımlılık durumunu geliştirir. Bu nedenle stres, açlık gibi kimi durumlarda şeker alma ihtiyacı artar. Alınan her şekerli besin, allostaz durumunun daha da artmasını sağlayarak hastalıkların gelişmesi için uygun ortamı yaratır.

Sağlıkta ve çocukluk döneminde uygulanan beslenme yönteleri hem hastalıkların gelişmesinde hemde hastalıktan kurtulmada önemlidir. Temel beslenme yöntemi tamamen doğal olmalı, vücudun düzgün çalışmasını sağlayan temel unsurun sağlıklı beslenme olduğu unutulmamalıdır.

Dr. Güçlü Ildız: Nöroloji Uzmanı

 



Bu haber 1,448 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,384 µs