Akciğer ve kolon kanseri riskini azaltır
Kayısı temelde düşük kalorili, lezzetli, küçük ve güneş tarafından renklendirilen bir besin deposudur.İki orta boy kayısıda yaklaşık 1,5 gr lif, 1.348 ıu A vitamini , 766 ıu betakaroten, 181 mg potasyum ve 13 mg sağlık açısından çeşitli faydalar sağlayan bir bitki kimyasalı olan fitosterol mevcuttur. Kayısı da aynı zamanda karotenoit ailesinin bir üyesi, güçlü bir antioksidan olan betakriptokzantin bulunur ki bunun akciğer ve kolon kanseri riskini azalttığı düşünülmektedir.
Bazı araştırmalarda, beta kriptokzantinin akciğer kanseri riskini yüzde 30dan daha fazla, arterit riskini de yüzde 40 oranında azaltabildiği ispatlanmıştır. Beta kriptokzantininn emilimi için, diyetinizde biraz yağ bulunması şarttır. Çünkü tıpkı diğer karotenoitler gibi beta kriptokzantin de yağda çözülür.
Peki ya kuru kayısı?
Kurutulmuş kayısı ülkemizde en sevilen sağlıklı besinler arasında yer almaktadır. Konsantre bir ürün olduğundan şeker açısından daha zengindir. Dolayısıyla kalorisi de daha yüksektir ve içerdiği betakriptozantin seviyesinde de garip bir şekilde düşüş görülür.
Ama yine de iyi bir betakaroten ve A vitamini kaynağıdır. İşlem görmesine rağmen betakaroten ve A vitamini içerir ancak betakriptokzantinden yoksundur. Bu nedenle mevsiminde taze kayısı tüketimine öncelik verilmelidir.
İNCİR
Maksimum lif için...
İncir dünyadaki en besleyici besin olmayabilir ancak potasyum ve lif içeriği açısından oldukça önemli bir meyvedir. İçerdiği yüksek oranlardaki protein, vitamin ve minerallerle hücrelerin yenilenmesini sağlayan bir besindir ve bağışıklık sistemini güçlendirici özelliği ile de dikkat çeker.
Amerikan Diyabet Kurumuna göre insanlar günde 25 ile 50 gr. arasında lif (posa) tüketmeliler. Ulusal Bilim Akademisine göre ise, yaşa ve cinsiyete bağlı olarak bu miktar 21 ile 38 gr arasında belirlemiştir.
İşin içinde bir de kalsiyum var. Ortalama 3-4 incir yaklaşık 125 kalori karşılığında size 82 mg kalsiyum, artı 34 mg magnezyum sunar. Bu bir bardak portakal suyundakinin üç katından daha fazladır.
KİRAZ
Asidi vücuttaki iltihapları kurutuyor
Kiraz sıradan besinsel öğeler etiketinde yer almayan antiinflamatuar, yaşlanmayı önleyen kanser karşıtı bileşkelerle yüklüdür. Kirazdaki kanserle savaşan öğelerin arasında kuersetin olarak adlandırılan flavonoidin (kiraza rengini veren madde) yanı sıra elajik asit ve perillil vardır.
Yapılan çalışmalar, kuersetinin kanser karşıtı güçlü bir öğe olduğunu göstermektedir. Aynı zamanda önemli antiinflamatuar (iltihap karşıtı) etkiler de göstermektedir ki kuersetini alerji ve astım için en önemli besin maddesi sırasına sokan şey de işte budur. Elajik asit ise çok önemli bir antikansorejen ( kansere karşı koruyucu)dir.
Elajik asidin ise, hayvanlar üzerinde yapılan araştırma ve laboratuvar modellerinde kansorejenlerden kaynaklanan tümör büyümelerini engellediği ispatlanmıştır.
Kirazdaki diğer bir bileşim de perillil alkoldür. Her ne kadar nasıl bu etkiyi bıraktığı kesin olarak bilinmiyor olsa da perillil alkol ve metabolitlerinin tümör gelişimini engelleyebildiği görülmektedir. Hayvan deneklerde bu etkisini pankreas , mide , kolon , deri ve karaciğer kanserinde göstermiştir. Cleveland Kliniği Taussing Kanser Merkezi, göğüs kanseri geçmişi olan sağlıklı kadınlara günümüzde hâlâ perillil alkol vermeye devam etmektedir.
Kirazın, gut ağrısının başlıca sebeplerinden biri olan kandaki ürik asit seviyesini düşürdüğü ispatlanmıştır. Kaliforniya Davis Üniversitesinde yapılan bir araştırmada günde bir kase kiraz tüketmenin kan ürik asit seviyesini yüzde on beş oranında düşürdüğü görülmüştür ki bu önemli bir orandır.
KİRAZ SUYUNUN FAYDALARI
Kiraz suyunun sırrı, antosiyaninlar olarak adlandırılan ve kiraza parlak kırmızı rengini veren pigmentlerdedir. Bu pigmentlerin aynı zamanda vücuttaki iltihaplanmaları da önleyen kilit maddeler olduğu bilinmetedir. Tüm bunlara ek olarak bu antosiyaninler Amerikada en sık görülen üçüncü ve ülkemizde de baş sıraları çeken kanser türü olan kolon kanseri riskini önemli ölçüde azaltabilir.
Yapılan çalışmalar kan üratlarındaki azalma ve buna bağlı gut ağrısı ve semptomlarının azalmasının sebebinin de kirazdaki antosiyaninler olduğunu göstermektedir.
ÜZÜM
Hücre değişimine neden olanları bloke eder
Üzüm besleyici öğelerle dolu ki bunların büyük çoğunluğu uzun yaşamın anahtarı olan bir eczane gibidir. Resveratrolü (üzüm çekirdeği) ele alalım. Resveratrol üzüm kabuğunda ve çekirdeğinde bulunan bir bileşkedir. Resveratrol , teknik açıdan bitkilerin kendilerini patojenik mikroorganizmaların saldırısına karşı savunmak için oluşturduğu kimyasal bileşkedir, yani fitoalekzinler olarak adlandırılan bileşke sınıfına dahildir. Ancak resveratrol sadece kendisini üreten bitkileri korumaz. İnsanlarda da yüksek resveratrol alımı kardiyovasküler hastalık tekrarı ve kanser riskinde azalmayla ilintilidir.
Yapılan çalışmalar resveratrolün tümör oluşumundaki üç temel aşamada kanser önleyici faaliyet göstermekte. Resveratrol aynı zamanda hücre değişimine sebep olan diğer şeyleri bloke ederek kanser başlangıcını önleyen bir koruyucudur.Ayrıca, hücreleri DNA lara zarar veren serbest radikallere karşı korumaya yardımcı olan güçlü bir antioksidandır.
HARiKA BiR YAZ ATIŞTIRMALIĞI HEM DE BUZ GiBi...
Üzümü dondurun. Evet derin dondurucunuzda dondurun. Bu uygulamanın ardından üzümler birer şerbet topu gibi oluyorlar ve atıştırmak için harika yiyecek haline geliyorlar.
The Physicians Desk Reference , üzüm çekirdeği flavanoidlerini kalp koruyucu olabileceğini ifade etmektedir. İspanyada yapılan yakın tarihli bir araştırmayla (Yapılan araştırmada kullanılan deneklerin iki hafta boyunca her gün 100 ml kırmızı üzüm suyu içmeleri durumunda LDLlerinin (kötü kolesterol) önemli miktarda düştüğü , HDLnin (iyi kolesterol) yükseldiği ve inflamatuar belirtilerinin azaldığı) bu durum daha da desteklenmiştir. Bu flavanoidler alerjilere karşıda etkilidir. Townsend Newsletter for Doctors and Patientsda alerji semptomlarından kurtulmak için flavanoidlerin kullanımına dair bir makalesi yayımlanan Dr. Gina Nick e göre üzümdeki flavanoidlerin doğal antihistaminik etkisi vardır.
Az miktarda üzüm tüketin
Günde 3-4 meyve yemenin sağlığımız açısından yeterli olacağını hatırlarsak bu miktarın üzerine çıkmayacak şekilde meyve tüketimimizi tam da mevsimiyken elbette üzümden yana yapabiliriz. Bir meyve porsiyonu üzüm: 15 iri taneli bir salkımdır..
ŞEFTALİ
Kan şekeri etkisi düşük
Şeftali belki meyveler arasında besleyici özellikleri açısıdan bir süper star değildir ancak sağlıklı beslenmek için gerekli besleyici öğelerin tümünü karşıladığı da kesindir. Düşük kalorilidir, 1,5 gram lif, az ama ölçülebilir miktarda kalsiyum, magnezyum ve fosfor C ve K vitamini, ayrıca önemsiz sayılabilecek oranda da A vitamini, beta karoten ve potasyum içerir. Şeftalide bir takım kanser karşıtı ve antiinflamatuar özellikler taşıyan karotenoid beta kriptokzantin mevcuttur. Hatta içinde küçük miktarlarda da olsa günümüzde gözler için inanılmaz faydalı olduğu kabul edilen karotenoidlerden lutein ve zeoksantin bile bulunur. Tüm bunlar orta boy bir şeftaliden alınan 38 kalori için hiç de fena sayılmaz. Ayrıca şeftalinin glisemik yükü, yani bir şeftalinin kan şekeriniz üzerindeki etkisi de düşüktür.Şeftalinin zengin potasyum içeriği kan basıncınızı dengelemek için son derece sağlıklı bir etki yaratmaktadır.
UZMAN DİYETİSYEN / BANU TOPALAKÇI - BUGÜN GAZETESİ
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle